Translation of "Ford" in English

Ben bir Ford alacağım.

I'll buy a Ford.

Bay Ford şimdi iyidir.

Mr Ford is all right now.

Onun arabası bir ford.

His car is a Ford.

Amcam bir Ford sürer.

My uncle drives a Ford.

Henry Ford ne sattı?

What did Henry Ford sell?

Arabam Ford, sizinki gibi.

My car is a Ford, just like yours.

Ford 117 oyla kazandı.

Ford won by one hundred-seventeen votes.

Ford kötü eğitim gördü.

Ford was poorly educated.

Tom bir Ford sürer.

Tom drives a Ford.

- Yanni'nin Ford marka bir kamyoneti vardı.
- Yanni'nin bir Ford pikabı vardı.

Yanni had a Ford pickup.

Bay Ford bu araziye sahiptir.

- Mr Ford owns this land.
- Mr. Ford owns this land.

Ford yakında yeni modelleri getiriyor.

Ford is bringing out the new models soon.

Savaştan sonra, Ford politikaya girdi.

After the war, Ford entered politics.

Tom eski bir ford sürüyor.

Tom drives an old Ford.

- Asla başka bir Ford satın almayacağım.
- Asla bir Ford daha satın almayacağım.

I'll never buy another Ford.

Bu film John Ford tarafından yönetildi.

This movie was directed by John Ford.

Grup Ford Clatsop'ta dört ay kaldı.

The group stayed at Fort Clatsop for four months.

Sami, Ford için çalışmaktan gerçekten memnundu.

Sami really enjoyed working for Ford.

Tom'un favori aracı bir 1960 Ford kamyondur.

Tom's favorite vehicle is a 1960 Ford truck.

Onlar iki gün sonra Ford Sumteri yakaladı.

They captured Fort Sumter after two days.

Henry Ford, kitleye otomobil üretmek için montaj hatlarını kullanmaya başladı.

Henry Ford, when he began to use assembly lines to mass produce cars.

Bir Ford araba bir Mercedes Benz'den daha aza mal olur.

A Ford car costs less than a Mercedes Benz.

Sami, Ford Focus'unu satmak ve bir Mercedes satın almak istiyordu.

Sami wanted to sell his Ford Focus and buy a Mercedes.

Tom bir Toyota mı yoksa bir Ford mu alıp almayacağına karar veremiyor.

Tom can't decide whether to buy a Toyota or a Ford.

General Motors her yıl 10 milyon araba satıyor ve Ford 6 milyonu aşıyor ...

General Motors sells 10 million cars each year and Ford exceeds 6 million…

Tom bir Toyota ya da bir Ford araba arasında seçim yapmada karar veremiyor.

Tom can't make up his mind choosing between a Toyota or a Ford car.