Translation of "Dumanlı" in English

0.002 sec.

Examples of using "Dumanlı" in a sentence and their english translations:

Dumanlı barlardan hoşlanmıyorum.

I don't like smoky bars.

Burada hava çok dumanlı.

It's very smoky in here.

Pekin'in dumanlı havası keyfimi kaçırıyor.

The smoggy air of Beijing makes me feel gloomy.

Burası benim için çok dumanlı.

It's too smoky here for me.

Tom burada dumanlı olacağı konusunda beni uyardı.

Tom warned me it would be smoky here.

Çocukların dumanlı restoranlarda yemek yemesi güvenli midir?

Is it safe for children to eat in smoky restaurants?

Büyük şehirlerde, örneğin Londra'da, ağır dumanlı sis var.

In large cities, in London for instance, there is heavy smog.

- Bu dumanlı havanın odadan çıkmasına ve biraz temiz havanın içeri girmesine izin ver.
- Bırak bu dumanlı hava odadan çıksın ve temiz hava girsin.

Let this smoky air out of the room and let some fresh air in.

- Dumanlı trenler elektrikli trenlerle değiştirildi.
- Buharlı trenlerin yerini elektrikli trenler aldı.

Steam trains were replaced by electric trains.