Translation of "Dayanışma" in English

0.003 sec.

Examples of using "Dayanışma" in a sentence and their english translations:

Dayanışma bir silahtır.

Solidarity is a weapon.

Uzun vadede, medeniyet ve dayanışma

And that truth of civilization and cooperation,

Sami bizimle dayanışma içinde kaldı.

Sami stood in solidarity with us.

Bütün karmaşası, dayanışma ihtiyacıyla iş yerinin yakın zamanda

So the workplace out there, the complexity, the interdependence,

Bilim, merak duygusu ve dayanışma için de geçerlidir.

This applies to science, human curiosity, solidarity --

Emek ve dayanışma günü olarak tekrar kutlanmaya başlandı

celebrated as a day of labor and solidarity

Dayanışma ve eşit haklar kamu politikasının temel taşını oluşturur

Make solidarity and equal rights the cornerstone of public policy.

İlk göçmenler, sonra siz. Bizim dayanışma - Sosyal yamyamlık için cevap.

First the immigrants, then you. Our solidarity - the answer to social cannibalism.

Önce göçmenler, sonra siz. Dayanışma sosyal yamyamlık için bizim cevabımızdır.

First the emigrants, then you. Solidarity is our response to social cannibalism.