Translation of "Charles" in English

0.004 sec.

Examples of using "Charles" in a sentence and their english translations:

Neredesin, Charles?

Where are you, Charles?

-Charles de Gaulle

–Charles de Gaulle

- Charles De Gaulle

anything”–Charles de Gaulle

–Charles De Gaulle.

–Charles De Gaulle.

O, Charles sokağı.

That is the Charles street.

Charles Guiteau deliydi.

Charles Guiteau was insane.

Charles hala hayatta!

Charles is still alive!

Arşidük Charles Bavyera'ya ilerlediğinde

When Archduke Charles advanced into Bavaria,  

Charles hastaneye gitmek zorunda.

Charles has to go to the hospital.

Belki de Charles aptaldır.

Maybe Charles is stupid.

Suikastçı Charles Guiteau idi.

The assassin was Charles Guiteau.

I. Charles giyotinle idam edildi.

Charles the First of England was guillotined.

Sen benim mutluluğumu çaldın, Charles.

You have stolen my happiness, Charles.

Charles kısa bir konuşma uydurdu.

Charles improvised a short address.

O, ona Charles adını verdi.

She named him Charles.

Charles için bir sürprizim var.

I have a surprise for Charles.

- Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak.
- Prens Charles sonraki Britanya kralı olacak.

Prince Charles will be the next British king.

Şu anda ben, Charles Ramsey'in Philadelphia'da

Right now, I think about the case in Philadelphia

Charles her zaman kolay yolu seçer.

Charles always takes the line of least resistance.

Charles gençken bir hovardalık hayatı yaşadı.

Charles lived a life of debauchery when he was young.

Charles ve Avusturya ordusu, Tuna'nın karşısında beklemedeydi.

Instead Charles and the Austrian army lay in wait, across the Danube.

Eğer VisualPolitik', uzun zamandır takip ediyorsanız, Charles

If you’ve been subscribed to VisualPolitik for a long time, you already know that Charles

Prens Charles, bir sonraki İngiltere kralı olacak.

Prince Charles will be the next king of England.

İngiltere'nin Charles I'i giyotin ile idam edildi.

Charles I of England was executed by guillotine.

İsa Mesih ve Kral Charles adına buradayız.

We are here in the name of Jesus Christ and King Charles.

Kral Charles William babasından ödünç para aldı.

King Charles borrowed money from William's father.

Bay Charles Baskerville bu aile gazetesini bana verdi.

Mr. Charles Baskerville gave this family paper to me.

Yaşlı bir bayan Tom'a Charles Darwin'e benzediğini söyledi.

Some old lady told Tom that he looked like Charles Darwin.

Arşidük Charles, Bavyera'ya cesur bir ilerleme yaptığında, Berthier'in tepkisi

When Archduke Charles made a bold advance  into Bavaria, Berthier’s response was  

Arşidük Charles Fransızları ertelemek için sadece küçük bir artçı birliği bırakmıştı.

Archduke Charles had left only a small advance guard to delay the French.

Charles de Gaulle büyük ve aynı zamanda uzun boylu bir adamdı.

Charles de Gaulle was a great man and also a tall man.

Charles Lindbergh, Atlantik Okyanusu'nda, 1927 yılında ilk tek kişilik uçuşunu yaptı.

Charles Lindbergh made the first solo flight across the Atlantic Ocean in 1927.

Fransa aksi bir durumdaydı. O zamanlar Cumhurbaşakanı, General Charles de Gaulle idi.

France was the opposite case. The president back then, General Charles de Gaulle, was

Ve dediğim gibi. Charles de Gaulle, serbest ticaretin serbest ticaretle arası iyi değildi.

And as I said, Charles de Gaulle was no good friend of free trade. So he used his power