Translation of "Sokağı" in English

- Sokağı su bastı.
- Sokağı sel bastı.

The water flooded the streets.

O, sokağı geçti.

- She came across the street.
- She crossed the street.

Sokağı kestanelerden temizledi.

He cleared the street of chestnuts.

O, Charles sokağı.

That is the Charles street.

Hangi sokağı izledin?

Which street did you take?

Bu ne sokağı?

What street is this?

Bu sokağı izlerseniz evimizi kaybetmezsiniz.

You can't miss our house if you follow this street.

Yoğun sis nedeniyle, sokağı görmek zordu.

Because of the thick fog, the street was hard to see.

- Sokağı geçmek zorundayız.
- Caddeyi geçmek zorundayız.

We have to cross the street.

- Fadıl, sokağı geçiyordu.
- Fadıl caddeyi geçiyordu.

Fadil was crossing the street.

Bu at da bizim sokağı ziyaret etti.

This horse has visited our street as well.

Affedersiniz, bu sokağı nerede bulabileceğimi bana anlatabilir misiniz?

Excuse me, could you tell me where I can find this street?

Bu bir kamu sokağı, bir yarış pisti değil.

This is a public street, not a racetrack.

Rehber köpek, kör adamın sokağı geçmesine yardımcı olur.

The seeing-eye dog helps the blind man to cross the street.