Translation of "Ceketimi" in English

Ceketimi alacağım.

I'll get my coat.

Ceketimi unuttum.

I forgot my jacket.

Ceketimi çıkardım.

I took off my coat.

Ceketimi al.

Take my coat.

Ceketimi çıkarayım.

Let me take my coat off.

Ceketimi giydim.

I put on my coat.

Ceketimi giyiyorum.

I'm wearing my jacket.

Ceketimi henüz giymedim.

I haven't put on the jacket yet.

Ceketimi çıkarabilir miyim?

May I take off my coat?

Ceketimi gördün mü?

Have you seen my jacket?

Ceketimi giyiyorum. Bekle

I am putting on my jacket. Wait for me.

Ceketimi sınıfta bıraktım.

I left my jacket in the classroom.

Mavi ceketimi giyeceğim.

I'm going to wear my blue jacket.

Sadece ceketimi alacağım.

I'll just get my coat.

Ceketimi nereye asabilirim?

Where can I hang my jacket?

Ceketimi iliklemek zorundayım.

I have to button my jacket.

Ceketimi nereye koydum?

Where did I put my coat?

Ceketimi nereye koymalıyım?

Where should I put my coat?

Eski ceketimi atacağım.

I'll discard my old jacket.

Oracıkta ceketimi yırttım.

I tore my jacket on a nail.

Burada, ceketimi alın.

Here, take my coat.

İşte, ceketimi al.

- Here, take my coat.
- Here, take my jacket.

Ceketimi dolaba astım.

I hung my jacket in the closet.

Ben de ceketimi çıkardım.

So, I remove my jacket.

Ceketimi giymek ister misin?

Do you want to wear my jacket?

Ceketimi geri alabilir miyim?

Can I have my coat back?

Eski ceketimi Tom'a verdim.

- I gave my old coat to Tom.
- I gave Tom my old coat.

Ceketimi salondaki dolaba astım.

I hung my coat in the hall closet.

Neden benim ceketimi giyiyorsun?

Why are you wearing my coat?

Ceketimi tutmama izin ver.

Let me grab my coat.

Eski ceketimi onlara verdim.

I gave my old coat to them.

Ceketimi kapının arkasına asacağım.

I'll hang my coat up behind the door.

Sıcak nedeniyle ceketimi çıkarıyorum.

I'm taking off my jacket because it's warm.

Ben ceketimi çıkarabilir miyim?

Can I take my jacket off?

Ceketimi masanın üzerine koydum.

I put my coat on the table.

İşte, ceketimi al. Donuyorsun.

Here, take my coat. You're freezing.

Tom yanlışlıkla ceketimi giydi.

Tom put on my coat by mistake.

Ceketimi ve şapkamı giydim.

I put on my coat and hat.

Lütfen bana ceketimi ver.

Please hand me my coat?

Ceketimi kuru temizleyiciye götürür müsün?

Would you take my jacket to the cleaners?

Böyle havada eski ceketimi giyerim.

I wear my old coat in weather like this.

Üşüyor musun? İşte, ceketimi al.

Are you cold? Here, take my coat.

ceketimi, gömleğimi giyiyor ve kravat takıyordum

and I'm wearing my jacket, my shirt, my tie,

O kadar sıcaktı ki ceketimi çıkardım.

It was so hot I took my coat off.

Ben eve geldiğimde ceketimi hep fırçalarım.

I always brush my coat when I come home.

Ceketimi alacağım ve birazdan sana döneceğim.

I'll grab my coat and be right with you.

Bana ceketimi nereye koyabileceğimi söyleyebilir misin?

Could you tell me where I can put my coat?

Hava çok sıcaktı, bu yüzden ceketimi çıkardım.

It was hot, so I took off my coat.

Hava son derece sıcaktı, bu yüzden ceketimi çıkardım.

It was extremely hot, so I took my coat off.

Ceketimi çıkardım ve onu bir sandalyenin üstüne bıraktım.

I took off my coat and put it on the chair.

Eski ceketimi yıprattığım için yeni bir tane almam gerekiyor.

Because I've worn out my old coat I need to buy a new one.

Tom bana gitme zamanının geldiğini söylediğinde ceketimi bile çıkarmamıştım.

I'd barely taken my coat off when Tom told me it was time to leave.

Hava güzel olsa bile, o dışarıya gittiği için ceketimi ona verdim.

Even though the weather was fine, I gave him my coat as he was going out.