Translation of "Bitirip" in English

0.004 sec.

Examples of using "Bitirip" in a sentence and their english translations:

Onu bitirip kurtulalım.

Let's get it over with.

İşlerini bitirip eve döndü.

She finished her errand and returned home.

Şu işi bitirip kurtulalım.

Let's just get this over with.

Dinlenebilmemiz için işi bitirip kurtulalım.

Let's get the work over with so we can relax.

Noeli zamanında bitirip bitirmeyeceğimiz şüpheli.

It's doubtful if we'll finish in time for Christmas.

- Onu bitirip kurtulalım.
- Hadi şu işi bitirelim.

Let's get it over with.

Mümkün olduğunca çabuk bunları bitirip kurtulmak istiyorum.

I just want to get this thing over with as quickly as possible.

Tom bana ev ödevimi henüz bitirip bitirmediğimi sordu.

Tom asked me if I had finished my homework yet.

- Tom bitirip bitirmediğimizi soruyor.
- Tom bitirdik mi diye soruyor.

Tom is asking if we're done.

Tom dün gece senin raporunu okuyordu ama onu bitirip bitirmediğini bilmiyorum.

Tom was reading your paper last night, but I don't know if he finished it.

- Bu işi halletsem iyi olacak.
- Şu işi bitirip başımdan atsam iyi olacak.

I'd rather get this over with.

- Öğle yemeğini çabucak bitirip alışverişe gitti.
- Öğle yemeğini çabucak bitirdi ve alışverişe gitti.

She finished her lunch quickly and went shopping.

Yedinci günü kutsadı. Onu kutsal bir gün olarak ayırdı. Çünkü Tanrı o gün yaptığı, yarattığı bütün işi bitirip dinlendi.

And he blessed the seventh day, and sanctified it: because in it he had rested from all his work which God created and made.