Translation of "Barındırıyor" in English

0.003 sec.

Examples of using "Barındırıyor" in a sentence and their english translations:

Yapılan gözlemlerde kuyruklu yıldızları bünyesinde barındırıyor

it contains comets in the observations made.

Kitabı konu üzerindeki bütün düşüncelerini barındırıyor.

His book incorporates all his thinking on the subject.

İslam'ı uygulayış biçimleri paganist ögeler barındırıyor.

They practice Islam with paganistic elements.

İstanbul Türkiye nüfusunun beşte birini barındırıyor.

Istanbul accounts for a fifth of Turkey's population.

Bu galaksilerin her biri yüz milyarlarca yıldız barındırıyor.

Each of these galaxies harbors hundreds of billions of stars.

- Bu galaksilerin her biri yüz milyarlarca yıldız barındırıyor.
- Bu galaksilerin her biri yüzlerce milyar yıldız barındırıyor.
- Bu galaksilerin her biri yüzlerce milyar yıldız barındırır.

Each of these galaxies harbors hundreds of billions of stars.

Biraz da karbonhidrat var ve iyi doğal enzimler barındırıyor, yani sorun yok.

And it's got a bit of carbohydrate and good natural enzymes, and it's fine.

Ve biraz da karbonhidrat var ve iyi doğal enzimler barındırıyor, yani sorun yok.

and it's got a bit of carbohydrate and good natural enzymes and it's fine.

- Bu siteden indirdiğiniz dosyalar zararlı yazılım barındırıyor olabilir.
- Bu web sitesinden indirdiğiniz dosyalarda malware bulunabilir.

The files that you are downloading from this website may contain malware.

- Romanda yazarın hayatından çok sayıda otobiyografik unsur var.
- Roman, yazarın kendi hayatından birçok otobiyografik öğe barındırıyor.

The novel has many autobiographical elements from the author's own life.