Translation of "Azaltmanın" in English

şehirlerdeki hava kirliliğini azaltmanın bir yolu olarak ve bağımlılıklarını azaltmanın bir yolu olarak

as a way to reduce air pollution in cities and also as a way to reduce their dependence

Karada acıyı azaltmanın bir yolu var.

On land there’s a chance to ease the agony.

Karbon emisyonlarını azaltmanın birkaç yolu nelerdir?

What are some ways to reduce carbon emissions?

Suçu azaltmanın yolu yoksulluğu ortadan kaldırmaktır.

The way to reduce crime is to eradicate poverty.

Döllenmeyi azaltır. Et tüketimini azaltmanın yanı sıra hayvancılık beslemesini değiştirmek

reduces fertilization Changing livestock feeding in addition to reducing meat intake

Bu makale hem askeri harcamaları azaltmanın sakıncalarını hem de faydalarını analiz eder.

This article analyzes both the benefits and the drawbacks of reducing military spending.

Tatoeba Korpus'taki hataların sayısını azaltmanın bir yolu, insanları sadece kendi anadillerine çeviriler yapmaya teşvik etmek olabilir.

One way to lower the number of errors in the Tatoeba Corpus would be to encourage people to only translate into their native languages.