Translation of "Ailesinden" in English

0.004 sec.

Examples of using "Ailesinden" in a sentence and their english translations:

Ailesinden ayrıdır.

He is independent of his parents.

Kesinlikle ailesinden bağımsız.

He is certainly independent of his parents.

Ailesinden ayrılmayı sevmiyordu.

He didn't like being separated from his family.

Nagashima ailesinden misin?

Are you related to the Nagashima family?

Elizabeth ailesinden bağımsızdır.

Elizabeth is independent of her parents.

O, ailesinden sıkıldı.

He was bored with his family.

Ailesinden ekonomik olarak bağımsızdır.

She is economically independent of her parents.

O, ailesinden ayrı yaşıyor.

He lives apart from his family.

Onun ailesinden nefret ediyorum.

I hate her parents.

Tom Mary'ye ailesinden bahsetti.

Tom told Mary about his family.

Tom ailesinden nefret ediyor.

Tom hates his parents.

Tom asla ailesinden bahsetmiyor.

Tom never talks about his family.

Tom ailesinden para çalardı.

Tom used to steal money from his parents.

Bir doktorlar ailesinden geliyorum.

I come from a family of doctors.

Tom ailesinden önce kalkar.

Tom gets up before his parents do.

Tom bana ailesinden bahsetti.

Tom told me about his family.

Mary ailesinden ödünç para istedi.

Mary asked her family for a loan.

Tom sana ailesinden bahsetti mi?

Did Tom tell you about his parents?

Tom ailesinden borç para aldı.

Tom borrowed money from his family.

Sami, Leyla'yı ailesinden ayırmak istedi.

Sami wanted to separate Layla from her family.

Savaş başladığında ailesinden ayrılmak zorunda kaldı.

She had to part with her family when the war began.

Dan, Linda'nın ailesinden kendini uzak tuttu.

Dan distanced himself from Linda's family.

Tom'un ailesinden hiç kimse düğüne katılmadı.

No one from Tom's family attended the wedding.

O, güçlerini ailesinden gizli tutmak zorunda.

She has to keep her powers hidden from her family.

John mesleğini ailesinden daha önde tutar.

John puts his career before his family.

John ailesinden tamamen bağımsız olmak istedi.

John wanted to be completely independent of his family.

Parlak dolunayın altında... ...ailesinden normalden fazla uzaklaşıyor.

Under the bright full moon, he ventures further from his parents than usual.

Bu sütleğen ailesinden ve sütleğenler ölümcül olabilir.

This is from the Euphorbia family, and Euphorbia can be deadly.

Ailesinden ve kendisinden başka hiç kimseyi düşünmedi

He never thought of anyone other than his family and himself

Onun yeni işi onu ailesinden daha çok ayırıyor.

His new job further separates him from his family.

- Ebeveynlerinden bağımsız olmasını tavsiye ettim.
- Ona ailesinden bağımsız olmasını tavsiye ettim.

I advised him to be independent of his parents.

Kahraman erkek ve beyaz, yalnız geliyor, ailesi yok, ailesinden hiç söz etmiyor ve annesi ölmüş.

The hero is male and white, he comes alone, he doesn't have a family, he never speaks of his family, and his mother died.