Translation of "Aşçılık" in English

0.003 sec.

Examples of using "Aşçılık" in a sentence and their english translations:

Aşçılık ilginçtir.

Cooking is interesting.

Amcamın işi aşçılık öğretmekti.

My uncle's job was teaching cooking.

Aşçılık hakkında her şeyi bilir.

- She has an encyclopedic knowledge of cooking.
- She knows everything about cooking.

Sen aşçılık okuluna müracaat etmeliydin.

You should have applied to culinary school.

Tom aşçılık hakkında bir şey bilmiyor.

Tom doesn't know a thing about cooking.

Bir aşçılık okulunda birkaç ders almayı düşünüyor.

She's thinking of taking a couple of courses at a cooking school.

- Yemek pişirmek benim gizli tutkumdur.
- Aşçılık benim gizli tutkumdur.

Cooking is my secret passion.

Lütfen bana bunun ne tür bir aşçılık olduğunu söyle.

Please tell me what kind of cooking this is.

Geçen yıl ilkbaharda aşçılık kursuna gittim ve ekmek pişirmeyi öğrendim.

I took a cooking class last spring and learned to bake bread.

Babam bir aşçılık yarışmasında bir yarışmacıydı ve birincilik ödülünü kazandı.

My father was a contestant in a cooking contest and won first prize.

Ben geçen baharda bir aşçılık dersi aldım ve ekmek pişirmeyi öğrendim.

I took a cooking class last spring and learned to bake bread.