Translation of "öfkelenir" in English

Tom öfkelenir.

Tom sees red.

Mary kolaylıkla öfkelenir.

Mary loses her temper easily.

Reddedersen Tom öfkelenir.

If you refuse, Tom will be furious.

O, kolayca öfkelenir.

He easily gets angry.

O çok kolay öfkelenir.

He gets angry very easily.

- O, öfkesine sahip olamaz.
- O çabuk öfkelenir.
- O kolayca sinirlenir.
- O kolay öfkelenir.

He has a short fuse.

Tom'un söylediği şeyi yapmazsan o öfkelenir.

If you don't do what Tom says, he'll get angry.

- Tom çabuk öfkelenir.
- Tom'un kafası çabuk atar.

Tom has quite a temper.

- Taro oldukça çabuk öfkelenir.
- Taro çok çabuk sinirlenir.

Taro has a low boiling point.