Translation of "öğretme" in English

Öğretme işi ilişki inşasıdır

The work of teaching is relationship building

Bana nasıl yaşayacağımı öğretme!

Don't teach me how to live!

Senin İngilizce öğretme yöntemin saçmadır.

Your method of teaching English is absurd.

Çocuklarına işe yaramaz şeyler öğretme.

Don't teach your kids useless stuff.

Ona Berberice öğretme şansım hiç olmadı.

I never got the chance to teach her Berber.

- Bana ne diyeceğimi söyleme.
- Bana ne söyleyeceğimi öğretme.

Don't tell me what to say.

Onlar o okulda yeni bir İngilizce öğretme metodu benimsedi.

They adopted a new method of teaching English in that school.

O hem İngilizce hem de Fransızca öğretme yeteneğine sahiptir.

She is capable of teaching both English and French.

- Bu ders kitabında yeni bir öğretme yöntemi kullanılıyor.
- Bu ders kitabında yeni bir öğretim metodu kullanılıyor.

This textbook uses a new method of teaching.

- O, hem İngilizce hem de Fransızca öğretebilir.
- O hem İngilizce hem de Fransızca öğretme yeteneğine sahiptir.

He is capable of teaching both English and French.