Translation of "Benimsedi" in English

O fikrini benimsedi.

He adopted his idea.

Tom fikrimizi benimsedi.

Tom adopted our idea.

Sami İslam'ı benimsedi.

Sami accepted Islam.

O, yeni yöntemi benimsedi.

He adopted the new method.

O, onun fikrini benimsedi.

He adopted her idea.

Tom, Mary'nin fikrini benimsedi.

Tom adopted Mary's idea.

Bu kedi bizi benimsedi.

This cat adopted us.

Okulumuz onun öğretim metotlarını benimsedi.

Our school adopted his teaching methods.

Onlar yeni bir politika benimsedi.

They adopted a new policy.

Alışılmadık bir yaşam biçimini benimsedi.

He adopted an unconventional lifestyle.

Tom defter tutma metodumuzu benimsedi.

Tom adopted our method of bookkeeping.

Tom yeni bir politika benimsedi.

Tom adopted a new policy.

Suçu benimsedi ve onu çıkar için sattı.

it embraced criminality, sold it for profit.

Almanya, 1880'lerde sosyal güvenlik sistemini benimsedi.

Germany adopted a social security system in the 1880's.

Hükümet enflasyonla mücadele etmek için güçlü önlemleri benimsedi.

The government adopted strong measures to fight inflation.

Tom ve Mary yetinmeci bir yaşam tarzını benimsedi.

Tom and Mary have adopted a minimalist lifestyle.

Leyla kısa süre içinde kırsal yaşam tarzını benimsedi.

Layla soon embraced the country lifestyle.

Onun yerine, rapçiler onu yüceltti, benimsedi, çıkar için sattı.

Instead, rappers glorified it, embraced it, sold it for profit.

En büyük sanatçılar bu kimliği ve yaşam tarzını benimsedi,

The biggest artists embraced this identity and this lifestyle,

Onlar o okulda yeni bir İngilizce öğretme metodu benimsedi.

They adopted a new method of teaching English in that school.

- Jackson onların tavsiyesini benimsedi.
- Jackson onların tavsiyesini kabul etti.

Jackson accepted their advice.

Boyut ve şekil doğruluğunun hoş bir dengesi sayesinde kendine benimsedi.

a pleasant balance between size and shape accuracy.

- Fadıl, İslam'ı hayatının bir parçası olarak kabul etti.
- Fazıl İslam'ı hayatının bir parçası olarak benimsedi.

Fadil accepted Islam as part of his life.

Tom geçen yılın ders planlarını benimsedi böylece onları bu yılın daha düşük seviyeli öğrencileri için kullanabildi.

Tom adapted last year's lesson plans so he could use them with this year's lower level students.