Translation of "Tadına" in Dutch

Tadına bak.

- Proef maar!
- Proef eens.
- Proef maar.

Ekmeğin tadına baktılar.

- Ze proefden het brood.
- Ze hebben het brood geproefd.

Pekâlâ, şunun tadına bakalım!

Laten we dit proberen.

Dokundu, hissetti, tadına baktı.

Het aanraken, voelen, proeven.

Gel de tadına bak!

Kom proeven!

Tom güvecin tadına baktı.

- Tom proefde de stoofpot.
- Tom heeft de stoofpot geproefd.

Onlar pirincin tadına bakıyorlar.

Ze proeven de rijst.

Buyur, bir tadına bak.

Hier, proef eens.

Ağzındaki alıcılar havanın tadına bakıyor.

Receptoren in zijn bek proeven de lucht.

- Bunu bir dene.
- Tadına bir bak.

- Probeer dit maar eens.
- Proef dit eens.

Bu yavrular ilk defa etin tadına bakıyor.

Dit is de eerste keer dat deze welpjes vlees proeven.

- Tom şarabı tattı.
- Tom şarabın tadına baktı.

Tom proefde de wijn.

Onun yeterince tatlı olup olmadığını anlamak için kekin tadına baktı.

Ze proefde van de cake om te zien of hij zoet genoeg was.