Translation of "Arkadaşımın" in Dutch

0.004 sec.

Examples of using "Arkadaşımın" in a sentence and their dutch translations:

Arkadaşımın evine gidiyorum.

Ik ga bij mijn vriend.

Alman arkadaşımın adı Hans.

Mijn Duitse vriend heet Hans.

İspanyol arkadaşımın adı Enrique.

Mijn Spaanse vriend heet Enrique.

Kız arkadaşımın klitorisini bulamıyorum.

Ik vind de clitoris niet bij mijn vriendin.

Arkadaşımın yardımını istemeye karar verdim.

Ik besloot mijn vriend om hulp te vragen.

Erkek arkadaşımın beni aldattığını düşünüyorum.

Ik denk dat mijn vriend vreemdgaat.

Arkadaşımın babası ünlü bir romancı.

- De vader van mijn vriend is een beroemde schrijver.
- Mijn vriends vader is een beroemde schrijver.

Kız arkadaşımın 3 memesi var.

Mijn vriendin heeft 3 tepels.

Birkaç hafta sonra bir arkadaşımın evindeydim

Enkele weken later was ik bij een vriend thuis.

Ben arkadaşımın evinini aralıklarla ziyaret ederim.

Ik bezoek met tussenpozen het huis van mijn vriend.

Erkek arkadaşımın benim e-postalarımı gözetlediğini düşünüyorum.

Ik geloof dat mijn vriend mijn e-mails bespioneert.

Arkadaşımın burada olmaması beni hayal kırıklığına uğrattı.

- Ik ben teleurgesteld dat mijn vriend hier niet is.
- Ik ben teleurgesteld dat mijn vriendin hier niet is.

Kız arkadaşımın babasıyla uzun güzel bir sohbet ettim.

Ik had een prettig lang gesprek met de vader van mijn vriendin.

Yağmur yağmaya başladı bu yüzden arkadaşımın şemsiyesinin altına geçtim.

Het begon te regenen. Daarom ben ik maar onder mijn vriends paraplu gekropen.

Arkadaşımın köpeği Esperanto'yu anlıyor. En azından en önemli komutları.

De hond van mijn vriend verstaat Esperanto. Toch minstens de belangrijkste bevelen.

- Benim yanımda şemsiyem vardı fakat arkadaşımın yoktu.
- Yanıma bir tane şemsiye aldım, ama arkadaşım şemsiye getirmemiş.

Ik had een paraplu maar mijn vriend niet.