Translation of "Düşünüyor" in Chinese

0.006 sec.

Examples of using "Düşünüyor" in a sentence and their chinese translations:

Herkes öyle düşünüyor.

大家都是這樣認為的。

Diğerleri ne düşünüyor?

其他人怎麼想?

Çoğu insan, öyle düşünüyor.

大部分的人是這麼想的。

Birkaç kişi öyle düşünüyor.

很少人这么认为。

Tom, ümit olduğunu düşünüyor.

汤姆认为有希望。

Havalı olduğumu düşünüyor musun?

你看我是不是很酷?

Yurtdışına gitmeyi düşünüyor musunuz?

你打算出國嗎?

Tom'un eğlendiğini düşünüyor musun?

你認為湯姆玩得高興嗎?

Aptal olduğumu düşünüyor olmalısın.

你肯定认为我傻。

Tom'un geleceğini düşünüyor musun?

你認為湯姆會出現嗎?

Marco iyi yazdığını düşünüyor.

Marco觉得他写得很好。

Yardım edebileceğimi düşünüyor musun?

你认为我能帮忙吗?

Tom'un gelmeyeceğini gerçekten düşünüyor musun?

你真的认为汤姆不会去吗?

O, arabam hakkında ne düşünüyor?

她对我的车怎么看?

O çok harika olduğunu düşünüyor.

他以為自己很了不起。

Onların fark ettiğini düşünüyor musun?

你认为他们注意了吗?

Bu zor problem hakkında düşünüyor.

他正在思考这个难题。

Bir umut olduğunu düşünüyor musun?

你认为有希望吗?

Onun adil olduğunu düşünüyor musun?

你认为那公平吗?

Daha iyi yapabileceğini düşünüyor musun?

你覺得你能做得更好嗎?

Çoğu kişi deli olduğumu düşünüyor.

大部份的人覺得我瘋了。

Tom'a yazmam gerektiğini düşünüyor musun?

你觉得我一定写给汤姆吗?

Onların bizi izlediğini düşünüyor musun?

你认为他们跟着我们吗?

Tom'a benzediğimi gerçekten düşünüyor musun?

你真的觉得我长得像汤姆吗?

İşimin kolay olduğunu düşünüyor musun?

你觉得我的工作简单吗?

Tom öyle düşünüyor gibi görünmüyor.

汤姆似乎不这么认为。

Ciddi olarak gitmemeyi düşünüyor musun?

你真的不想去吗?

Tom'un bunu yapabileceğini düşünüyor musun?

你觉得汤姆会做吗?

Bunun işe yarayacağını düşünüyor musun?

您覺得這行得通嗎?

Güzel havaya sahip olacağımızı düşünüyor musun?

你认为我们会遇到好天气吗?

Yarın havanın iyi olacağını düşünüyor musun?

你觉得明天会有个好天气吗?

Havaalanına zamanında varacağımızı düşünüyor musun, Paul?

保爾,你覺得我們能準時到達機場嗎?

Tom'un çok genç olduğunu düşünüyor musun?

你觉得汤姆是不是太嫩了?

Tom daha fazla uyumam gerektiğini düşünüyor.

汤姆觉得我需要多睡觉。

Onun hikayesinin yanlış olduğunu düşünüyor musunuz?

你觉得她在说谎吗?

Göğüs kıllarının seksi olduğunu düşünüyor musun?

你觉得胸毛是性感的吗?

Onun bir tuzak olduğunu düşünüyor musun?

你認為它是陷阱嗎?

O, para açısından her şeyi düşünüyor.

她對任何事都用錢的角度來看。

Konferansın sonuçları hakkında o ne düşünüyor.

關於會議的結果他覺得如何?

Gerçekten Tom'un evde olduğunu düşünüyor musun?

你真的认为汤姆在家吗?

Amerika'da günde bir dolarla yaşayabileceğini düşünüyor musun?

你覺得你在美國每天只用一美元能生活嗎?

Onun pozisyon için iyi olduğunu düşünüyor musun?

你认为他适合这个职位吗?

Onun işi kendi başına yaptığını düşünüyor musun?

你认为他是自己独立完成这份工的吗?

Beni karizmatik bir adam olarak düşünüyor musun?

你觉得我是个酷哥吗?

Onun hâlâ benimle evlenmek istediğini düşünüyor musun?

你认为他还想娶我吗?

Polis hırsızın bir bodrum penceresinden girdiğini düşünüyor.

警察认为窃贼从地下室窗口进入。

Bir aşçılık okulunda birkaç ders almayı düşünüyor.

她打算去烹飪學校上幾堂課。

Başka bir şey hakkında düşünüyor gibi görünüyorsun.

你像是在想其它的事情。

Onların bizi buraya kadar izlediğini düşünüyor musun?

你认为他们跟着我们到这里了吗?

Antrenör Bob'ı iyi bir oyuncu olarak düşünüyor.

教練認為Bob是一個好的選手。

Plaklarından bazılarını bana ödünç verebileceğini düşünüyor musun?

可以借幾張 CD 來聽聽嗎?

Tom'un onu yapmamıza izin vereceğini düşünüyor musun?

你認為湯姆會讓我們做嗎?

Tom benim bu büyük fırsatı kaçırıyor olduğumu düşünüyor.

汤姆认为我失去了这绝佳机会。

E-kitapların, kağıt kitapların yerini alacağını düşünüyor musunuz?

你认为电子书会取代纸质书吗?

Tom daha iyi ödeme yapan bir işe başvurmayı düşünüyor.

汤姆正考虑应聘薪酬更高的工作。

Okul günlerinizin hayatınızın en mutlu günleri olduğunu düşünüyor musunuz?

你認為你的學生時代是你一生中最快樂的日子嗎?

- Benim güzel olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben güzel miyim?

你認為我美嗎?

- Benim deli olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben deli miyim?

你认为我疯了吗?

- Benim aptal olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben aptal mıyım?

你認為我傻嗎?

İnsanlara böyle ters bir cevap vermenin kabalık olduğunu düşünüyor musun?

你回答得這麼簡短,不覺得有點沒禮貌嗎?

- O her şeyi bildiğini düşünüyor.
- O her şeyi bildiğini sanıyor.

他以为什么都知道。

Allah tüm insanları eşit yarattı ama insanlar farklı olarak düşünüyor.

神平等造人而人心各异。

Birçok kişi yüksek maaşın başarı için bir şart olduğunu düşünüyor.

不少人以高薪为成功的条件。

- İyi para kazandığımı düşünüyor musunuz?
- Sizce iyi para kazanıyor muyum?

你以为我造钱啊?

- Günümüz insanları daha değişik düşünüyor.
- Çağımız insanlarının düşünceleri daha farklı.

现代的人想法不同。

Tom boks öğrenmek istiyor ama onun annesi bunun tehlikeli olduğunu düşünüyor.

汤姆想学拳击,但他妈妈觉得这太危险了。

- Tom'un varlıklı olduğunu düşünüyor musun?
- Tom'un zengin olduğunu düşünüyor musun?
- Sence Tom zengin mi?
- Tom'un zengin olduğunu mu düşünüyorsun?
- Tom'un zengin olduğunu mu sanıyorsun?

你認為湯姆有錢嗎?

- Benim bu iş için nitelikli olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce bu iş için nitelikli miyim?

你觉得我能胜任那个工作吗?

Jane şişman ve kaba ve çok sigara içiyor. Fakat, Ken onun güzel ve çekici olduğunu düşünüyor. Aşkın gözü kördür demelerinin nedeni bu.

Jane 又胖、又沒禮貌、又煙不離手,可是 Ken 卻覺得她可愛、動人,所謂「愛情是盲目的」,大概就是這個意思了吧。