Translation of "Sırasında" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Sırasında" in a sentence and their arabic translations:

Kemoterapi sırasında,

أثناء علاجي الكيميائي،

Ancak 'Terör' sırasında,

لكن خلال "الإرهاب" ،

Nefes verme sırasında büzülen;

حيث تتوسع جميع أجزاء الكيس أثناء الاستنشاق

Unvan, Fransız Devrimi sırasında

تم إلغاء العنوان خلال الثورة الفرنسية ،

Annem yokluğum sırasında öldü.

ماتت أمي في غيابي.

Kurs sırasında gürültü yapma.

كن هادئاً وقت الدرس.

Onunla doktora çalışmalarım sırasında tanıştım

التقيت بها خلال دراستي للدكتوراة،

Fadıl, Büyük Bunalım sırasında doğdu.

وُلد فاضل في فترة الكساد الكبير.

Dışarıdan bakınca nefes alma sırasında şişen,

من الخارج، تشبه كيسًا كبيرًا قابلًا للنفخ

Travma sırasında hissedilen aşırı stres seviyelerinin

تسبب الدرجات الشديدة من التوتر التي تحدث أثناء التعرض للصدمة

Prosedür ya da test sırasında, öncesinde

فقبل أو خلال أو حتى بعد العملية أو الاختبار

Vietnam Savaşı sırasında savaş esiri olmuş

واستخلصت من تجارب الأدميرال ستوكديل،

Roket fırlatma sırasında veya yörüngede ölmedi.

يموتوا أثناء إطلاق صاروخ أو في المدار.

Niğbolu yürüyüşü sırasında büyük önem taşıyordu.

خلال حملة نيكوبوليس.

Yaz tatili sırasında ziyaretini sabırsızlıkla bekliyorum.

انا اترقب زيارتك خلال العطلة الصيفية .

Milyonlarca insan savaş sırasında hayatını kaybetti.

فقد ملايين الأشخاص حياتهم أثناء الحرب.

Sami, suç sırasında giydiği kıyafetleri attı.

رمى سامي الملابس التي استداها أثناء الجريمة.

Mutfaktaki pastırma sırasında e önde olmak için

يستطيع أن يخلّف وراءه مذبحة

Ancak daha sonra gece derin uyku sırasında,

ولكن أثناء النوم العميق في الليل،

Bu kolyeyi doğum sırasında da taksın diye.

سوف ترتديها حول عنقها في غرفة الولادة.

, Saksonya'da kasıp kavuran kararlı bir kampanya sırasında

بالضبط لماذا احتفظ نابليون بأفضل مشير له في هامبورغ

Unvan, Fransız Devrimi sırasında çağın eşitlikçi ruhuyla

تم إلغاء العنوان خلال الثورة الفرنسية ، لأنه لا يتوافق مع

Yer testleri sırasında astronotlar, soğutma sıvısı sızıntıları,

خلال الاختبارات الأرضية ، عانى رواد الفضاء من تسرب سائل التبريد ، ومشاكل في السباكة

Ve Fransız Devrimi sırasında kıdemli bir çavuş oldu .

زمن الثورة الفرنسية.

Hizmet etti. Avusturyalılara karşı ilerleme sırasında Jomini, Ney'i

أثناء التقدم ضد النمساويين ، شجع جوميني ناي على تجاهل أوامر

Onlarla birlikte , Küba Füze Krizi sırasında keşif görevlerinde

وكان معهم رائد الفضاء المبتدئ روجر شافي ، طيار طائرة تجسس سابق قام

Savaş sırasında olan bazı sosyal projelerde devam ederken

استمرارها في بعض المشاريع الاجتماعية التي الكثير منها

Ve REM uykusu sırasında olan, en azından teoriye göre,

وما يحدث خلال نوم حركة العين السريعة أو ما يفترض أن يحدث على الأقل،

Onu ilk kez nerede gördün? Askerî bir operasyon sırasında

متى رأيته لأوّل مرّة؟ حدث ذلك خلال عمل عسكري،

Ve düşündük de bir canlı yayın sırasında aranıza katılalım dedik.

وفكرنا أن نأتي وننضم لكم في بث حي قصير.

Yemek sırasında İsa onlara içlerinden bir tanesinin ihanet edeceğini söylüyor

أثناء الوجبة ، أخبرهم يسوع أن أحدهم سيخونهم.

1808'de Ney, İspanya'nın işgali sırasında bir kolordu komuta etti.

في عام 1808 ، قاد ناي فيلقًا أثناء غزو إسبانيا.

. Waterloo harekatı sırasında emirlerin yoldan çıkması ve komutanların rollerinden emin

نتجت أخطاء فادحة أثناء حملة واترلو ، مع ضلال الأوامر ، والقادة

Onlar, rutin bir test sırasında, yakın bir yardımla yerde öldüler.

ماتوا على الأرض ، خلال اختبار روتيني ، بمساعدة قريبة.

Uzayan İngiliz-Fransız Savaşı sırasında, taraflar arasında geçici bir ateşkes

الوقف المؤقت للأعمال العدائية في الحرب الأنجلو-إفرنجية الطويلة

. Irak, malların ve petrolün daha hızlı taşınması ve teslimi sırasında

والنفط بشكلٍ اسرع وستبلغ طاقته الاستيعابية القصوى تسعةً وتسعين

Şu anda, tatil sırasında giymek için bazı uygun kıyafetler seçiyorum.

إني الآن أختار بعض الملابس المناسبة كي أرتديها في العطلة.

Şimdi sana söylediğim şeylerin çoğu o dönemde, hapishanedeki tecrit sırasında doğdu.

معظم ما أخبرك به اليوم وُلد في ذلك الوقت في وحشة السجن.

Kampanya sırasında Berthier ve İmparator sık ​​sık imparatorluk koçunda durmaksızın çalışarak birlikte seyahat

أثناء الحملة ، غالبًا ما كان برتييه والإمبراطور يسافران معًا في المدرب الإمبراطوري ،

Bir diğer tanım şeklide şöyle söyleyebiliriz. Hareketle zamanın geçişi sırasında temel bir bağlantı vardır.

في تعريف آخر ، يمكننا أن نقول ما يلي. هناك اتصال أساسي خلال مرور الوقت مع الحركة.

Sonraki geri çekilme sırasında Ney, Wellington'un birliklerini uzakta tutan bir dizi artçı koruma eylemiyle

خلال الانسحاب اللاحق ، أظهر Ney مرة أخرى مهاراته التكتيكية الرائعة ، حيث

Von Braun, 2. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nın ölümcül V2 roketinin geliştirilmesine öncülük etmişti

كان فون براون قد قاد تطوير صاروخ ألمانيا النازي القاتل V2 خلال

Yıkım sırasında seferber olur olmaz, Haçlılar kuşatmaya devam etmek için sahte bir saldırı başlattılar

عندما انتشارهم عند شروق الشمس ترك الصليبيون قوة رمزية لمواصلة الحصار،