Translation of "çıkmaya" in Arabic

0.007 sec.

Examples of using "çıkmaya" in a sentence and their arabic translations:

Bu sıvıların çıkmaya başladığını görebilirsiniz.

‫انظر، ترى كل هذا السائل...‬ ‫يبدأ في النزول منه.‬

Benimle balığa çıkmaya ne dersin?

ماذا تقول عن الذهاب معي إلى صيد السمك.

Fadıl, Dania ile çıkmaya başladı.

بدأ فاضل يواعد دانية.

Atın eğeri üzerine çıkmaya korkmama rağmen

وبالرغم من أني خفت من ركوب الخيل مجدداً،

Beni bıraktı ve bölmeden çıkmaya çalıştı.

‫تركني أذهب وكان الفهد يحاول القفز‬ ‫إلى خارج المجمع السكني.‬

Ve bazen de yürüyüşe çıkmaya ihtiyacımız var.

وفي بعض الأوقات، نحتاج فقط أن نتمشى.

Fadıl, Mısırlı Müslüman bir kızla çıkmaya başladı.

بدأ فاضل يواعد فتاة مسلمة من مصر.

On dört gün sonra ortaya çıkmaya başlarlar . Birincisi

اربعة عشر يوماً بعد التعرض للاصابة. وتتمثل الاولية منها

- Sami yine çıkmaya başladı.
- Sami yine flört etmeye başladı.

- بدأ سامي يواعد الفتيات مجدّدا.
- بدأ سامي يواعد من جديد.

Ancak Davout'un diğer Mareşaller arasında müttefik eksikliği ortaya çıkmaya başladı.

لكن افتقار دافوت إلى الحلفاء من بين المشير الآخرين بدأ بالظهور.

Kimse doktora karşı çıkmaya ne cesaret etmiş ne de bunu düşünmüş.

ولم يجرُؤ أو يُفكر أحد في مواجهته.

Eğer akşam ezanından sonra dışarı çıkmaya izin aldıysan bunu anlamı şudur

إذا سمح لك بالخروج بعد صلاة العشاء ، فهذا يعني

- Sami, Leyla ile çıkmaya başladı.
- Sami, Leyla ile flört etmeye başladı.

بدأ سامي يواعد ليلى.

İlk yumurtalar yaklaşık iki ay önce bırakıldı. O yumurtalardan yavrular çıkmaya başladı.

‫وُضع أول عش قبل شهرين تقريبًا،‬ ‫وبدأت البيوض تفقس الآن.‬