Translation of "Vital" in Turkish

0.042 sec.

Examples of using "Vital" in a sentence and their turkish translations:

Somos una fuerza vital.

Bizler yaşam enerjisiyiz

Es de vital importancia.

Bu hayati derecede önemli.

Y es un hecho vital.

Hayatın gerçeği.

Es absolutamente vital tener seguridad psicológica.

psikolojik güven ortamı olması son derece elzemdir.

Es un asunto de importancia vital.

Bu son derece önemli bir mesele.

Se trata de una habilidad vital crítica.

hayati bir yaşam becerisidir.

La media del espacio vital en América es el doble que la media de espacio vital en Japón.

Ortalama bir Amerikan yaşam alanı Japonya'daki yaşam alanının iki katı kadar büyüktür.

Cada uno es un sistema de apoyo vital independiente,

Bunların hepsi bağımsız yaşam destekleri

El agua es un recurso natural de vital importancia.

Su hayati bir önem taşıyan doğal bir kaynaktır.

Proporcionaría combustible, energía, suministros y espacio vital para tres astronautas mientras

Aya gidip gelirken üç astronot için yakıt, güç, kaynak ve yaşam alanı sağlayacaktı

Creo que cada uno de nosotros tiene tres sistemas de apoyo vital.

Bence hepimizin üç hayat desteği var.

Juntos, engañaron a un comandante austríaco para que entregara un puente vital sobre el Danubio,

, ancak farklılıklarını bir kenara koydular. Birlikte, bir ateşkes imzalandığına ikna ederek