Examples of using "Tomará" in a sentence and their turkish translations:
Çok uzun sürmez.
O sadece bir saniye sürecek.
- Oraya varmak bir saat alacaktır.
- Oraya gitmek bir saat sürer.
Kim kayıp için sorumluluk alıyor?
Almanca öğrenmem zaman alacak.
Bunun daha ne kadar zaman alacağını düşünüyorsun?
O sadece birkaç dakika sürer.
ama geri dönüp su almak çok zaman alacak.
İşi bitirmek onun iki saatini alır.
ama geri dönüp suyu getirmek biraz zaman alacaktır.
yolculuğun çok uzun süreceğini söylediklerinde ise
Sadece birkaç dakika sürer.
Tom'un onun ne kadar süreceği hakkında hiçbir fikri yok.
Bu bizim üç, en fazla dört haftamızı alacak.
Bu sınava hazırlanmak en az 10 saatimi alacaktır.
Bu iş beklediğimin iki katı kadar uzun sürecek.
- Bir riske gireceğini söyledi.
- Risk alacağını söyledi.
Yapmak istediğim her şeyi yapmak uzun zamanımı alacak.
Uzun sürmez.
O taraftaki enkaza ulaşmanın da ne kadar süreceğini bilmiyorum.
O taraftaki enkaza ulaşmanın da ne kadar süreceğini bilmiyorum.
Eğer sözünü tutmazsan insanlar seni ciddiye almaz.
Bu kitabı çevirmek ne kadar sürdü?
Bütün çatının karını kürekle temizlemek biraz zaman alacak.
Küvetin dolması ne kadar sürer?
İşi bitirmek uzun süre almayacaktır.
Tom cevap için 'hayır'ı kabul etmez.
Havaalanına gitmenin ne kadar süreceğini düşünüyorsunuz?
Tom önümüzdeki hafta birkaç gün izin alacak.
Ne kadar süreceğini merak ediyorum.