Examples of using "Poquito" in a sentence and their turkish translations:
Evet, biraz.
Ben biraz kıskancım.
Hayır hatta biraz bile değil.
Ben biraz terliyordum.
Bana biraz dondurma ver.
Lütfen biraz daha bekleyin.
Lütfen biraz bekleyin.
biraz mekanik ses verdiğini biliyorsun.
Işıkları biraz karartır mısın?
Aç mısın? Bir şeyler atıştırmak ister misin?
Ve şimdi her şeyi, biraz yavaşlatacağım.
Birazcık, aynen böyle. Kürekle. İşte böyle. Ver bana.
Bu yüzden biraz daha düşündüm ve dedim ki
Birkaç dakika geç kalacağım.
Bir doktor olmak için biraz genç değil misin?
Bardakta azıcık su var.
Şimdi biraz bekle lütfen. O henüz gelmedi.
Radyonun sesi çok yüksek. Biraz kısabilir misiniz?
Biraz bekle. Senin için bir şey hazırlayacağım.
Tom sadece Mary'den biraz daha uzun.
O, biraz daha uzun kalması için ona yalvardı.
Tom sadece senden biraz daha kısa.
Tom sadece benden biraz daha kısa.
Ben biraz açım.
Biraz daha uyumak istiyorum.
Ben biraz daha erken çıksaydım, son treni yakalardım.
Uyku eksikliği yavaş yavaş sağlığı etkileyebilir.
Biraz sarhoşum.
- Anne, çorbaya biraz daha tuz ekleyebilir misin?
- Anneciğim, çorbama az daha tuz koyar mısın lütfen?
Hadi, neredeyse oradayız.
Tom pencereyi birazcık araladı.