Examples of using "Helado" in a sentence and their turkish translations:
Ben dondurma yemeyeceğim.
Bana biraz dondurma sakla.
Dondurmayı severim.
Ben dondurma yemek istiyorum.
Dondurma yemeyi tercih ederim.
Sana biraz dondurma getirdim.
Ben çok üşümüş hissediyorum.
Bugün gerçekten soğuk.
Tatlı olarak dondurma istiyorum.
Rüzgar bugün soğuk.
Biraz dondurma isterim.
Hava soğuyor.
Ben dondurma yemek istiyorum.
Buralarda hava soğuk.
Tom bir sürü dondurma yedi.
Bir çikolatalı dondurma istiyorum.
Çocuklarınızın dondurma yemelerine izin veriyor musun?
Jane bir külah dondurma istedi.
Dondurma eriyor.
Dondurma yapma yöntemimiz budur.
Bir vanilyalı dondurma istiyorum.
Vanilyalı dondurma tercih ediyorum.
Bana biraz dondurma ver.
Derin dondurucuda dondurma var.
Dondurma için dışarı çıkalım.
Biraz dondurma almaya gidebilir miyim.
Gölet sabahleyin tamamen dondu.
Bu kadar dondurma yememelisin.
Biraz dondurma istiyorum
- Dondurma istemiyorum.
- Dondurma sevmem.
Buz kadar soğuk.
Bana biraz dondurma bırakın.
Sanırım bir külah daha dondurma yiyeceğim.
Bu kadar çok dondurma yememeliydin.
Sanırım bir külah daha dondurma yiyeceğim.
Soğuk hava Tom'u yeniden hayata döndürdü.
Şimdi içecek soğuk bir şey istiyorum.
Çayı, sıcak mı yoksa buzlu mu istiyorsun?
Tom favori dondurmasını yiyor.
Ne tür dondurma seversin?
Bu yılki yaz mevsimi soğuk.
Dondurmamı seninle paylaşmak istemiyorum.
Benim en sevdiğim yiyecek, dondurmadır.
Tom benden daha fazla dondurma yer.
Tom dondurma seviyor.
Bu bir dondurma.
Çikolatalı dondurmayı severim.
Şimdi istediğim dondurmadır.
Dondurma külahları gofretten yapılır.
- Çok üşüyorum.
- Donuyorum.
- Götüm dondu.
Orada havanın çok soğuk olduğunu biliyorum.
Dondurma sever misin? Bir dondurma ister misin?
Ben çikolata ve dondurma bağımlısıyım.
Senpai, bana biraz yumuşak dondurma alır mısın?
Tom, Mary'nin ne kadar dondurma yediğini bilmek istiyor.
Çok fazla dondurma ve spagetti yememelisin.
Çocuklar dondurma sever.
Yılanı görünce korkudan donakaldı.
Meyvenin yanı sıra, dondurma yiyeceğiz.
En sevdiğin dondurma çeşnisi nedir?
- Ben çikolatalı dondurmayı severim!
- Çikolatalı dondurmayı severim.
Neli dondurma aldın?
Tom oğlunun dondurma yemesine izin vermiyor.
Tom tatlı için kek ve dondurma yemek istedi.
Kahve soğuk.
Dondurma Tom'un sevdiği yiyecektir.
- Böyle şekerli dondurma yemeyi bırakmam lâzım.
- Böyle tatlı dondurma yemekten vazgeçmeliyim.
Buz ve kola alıyorum.
Bu kahve soğuk.
Dondurmayı severim.
Bu soğuk hava haziran için olağan değil.
Tom vanilyalı dondurma sever.
Damlayan dondurma,onun pantolonunu kirletmiş.
Tom ve Mary dondurucu gölde yüzdü.
Göl donmuş.
Tatlı için ne istersin, dondurma mı yoksa taze meyve mi?
- Bana bir dondurma alırsan sana bir öpücük veririm.
- Bana bir dondurma alırsan sana bir öpücük vereceğim.
Arkadaşım çikolatalı dondurma seviyor.
Çok üşüyorum.
Dondurmadan çok hoşlanırım.
Hava biraz soğursa umursamam.
Hava o kadar sıcaktı ki onun canı dondurma yemek istedi.
Hava soğuyor. Üşütmemeye gayret et.
Hava durumu yarın daha soğuk olacağını söylüyor.
Gerçekten o kadar soğuk değil.
Bu dondurmayı sevmiyorum, hiç tadı yok!
Dondurma sevmem.
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
Tom'un yediği tek çeşnili dondurma vanilyadır.
Tom çikolatalı dondurmayı sevmediğini söylüyor.
Çocuklar çilekli dondurma sevdiklerini söylediler.
Burada mevsim kış ve hava soğuyor.
Xiao Wang eğer sadece vanilyalıysa dondurmayı yiyecek.
Keşke şimdi biraz çikolatalı dondurma yiyebilsem.
Bütün havuçları yemeyi bitirdikten sonra sana dondurma vereceğim.
Tom dondurucudaki tüm dondurmayı yedi.