Examples of using "Placas" in a sentence and their turkish translations:
o levhaların birleşim noktaları
Plakların oluşumu bir risk etkeni,
o levhalar sabit değil yine
Tektonik levhalar, litosferin parçalarıdır.
amiloid plaklarının, yani Alzheimer hastalığının belirtisi olan
Himalayalar yaklaşık 50 milyon yıl önce Hindistan ve Avrasya'nın tektonik plakaların çarpışması sonucu oluşmuştur.