Examples of using "Pacientes" in a sentence and their turkish translations:
Biz sabırlıyız.
Sabırlı olmak zorundayız.
Üç hasta dün gece öldü.
Hastaları rahatsız etmek istemedim.
Doktor hastaları muayene etti.
Sonunda tüm hastalar öldü.
Hastalarım için seanslarımı planlardım.
Doktor hastaları muayene etti.
Hastalarımdan biri Tom'du.
Doktorlar en kötü hastalardır.
Hastalardan bazıları acı çekiyor.
Tom, bize sabırlı olmamızı söyledi.
Bu hastaların yürüme sorunu var.
Dr. Jackson'ın bir sürü hastası var.
Peki hastalar psilosibinin ne yaptığını söylediler?
Hastaların %1-2'sinin yaralarında ise
Benim doktorumun, hastalarına yaklaşım tarzı mükemmeldir.
Hastalarınız sizi terk etmeyecek.
Hastaların durumu her gün değişir.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
Bekleme odasında beş hasta var.
altısı hala remisyon dönemindeydi ve depresyon belirtileri yoktu.
Hastaların birçoğu hisleriyle başa çıkamıyordu.
Birçok hasta hissizleştiklerini ve hiçbir duyguyu hissedemediklerini söylüyordu.
her bin hastada görülen hata sıklığına göre ifade edilmiş.
Orta veya şiddetli koroner hastalığı olan 48 hastaya
Çok değil ya herkes ya herkes bir kere sabredecek
Doktor, o gün ellinin üzerinde hastayı muayene etti.
Bu araştırmada, tedaviye direnç gösteren 20 bireye
sorusunu sorup kendim yanıtlayacaktım.
yalnızca akademiden değil ayrıca hastalardan
Bazı doktorlar hastalarını memnun etmek için bir şeyler söylerler.
Araştırmamızdaki hastalar genel olarak üç çeşit deneyim yaşadıklarını anlattılar.
hastaların kendi kendilerine iyileşme sürecine girdiğine
Vakaların neredeyse tümünde hastalar depremin merkezinde yaşıyordu.
yaşı 85 olan hastaların yarısının
Hastalar çoğunlukla sadece hastalıklarına boyun eğdikleri için ölürler.
Araştırmacıların bulgularına göre bu yaşam tarzı hastalarında
başka bir genç kanserli grupla arkadaş oldum,
Fakat 11 hastanın depresyonunda yaklaşık iki ay sonra büyük bir azalma oldu.
Araştırmamızdaki hastalar ise bunu beton kaplama, kafaya geçirilmiş çuval,
Tom hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek için gücü dahilinde her şeyi yapıyor.