Translation of "Murieron" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Murieron" in a sentence and their turkish translations:

¿Cuántos murieron?

Kaç kişi öldü?

Muchos peces murieron.

- Birçok balık öldü.
- Bir sürü balık öldü.

Los soldados murieron.

Askerler öldü.

¿Cuántas personas murieron?

Kaç kişi öldü?

Tres trabajadores murieron.

Üç işçi öldü.

Murieron muchos peces.

- Birçok balık öldü.
- Bir sürü balık öldü.

Murieron algunos civiles.

Bazı siviller öldürüldü.

Trece estadounidenses murieron.

On üç Amerikalı öldürüldü.

Muchas personas murieron.

İnsanların birçoğu öldü.

- Ellos murieron en el campo de batalla.
- Murieron en combate.

- Onlar savaşta öldüler.
- Onlar çatışmada öldüler.
- Çatışmada öldüler.

Nuestras historias no murieron,

hikâyelerimiz ölmedi

Murieron por la libertad.

Özgürlük uğruna öldüler.

Sus dos padres murieron.

Onun ebeveynlerinin her ikisi de öldüler.

Aquí murieron muchos soldados.

- Burada bir sürü asker öldü.
- Bir sürü asker burada öldü.

Tres pacientes murieron anoche.

Üç hasta dün gece öldü.

- Ambos murieron.
- Ambos fallecieron.

Onların her ikisi de öldü.

Miles murieron en Japón.

Japonya'da binlercesi öldü.

Los dos hermanos murieron.

İki erkek kardeş öldü.

Murieron solo dos texanos.

Sadece iki Teksaslı öldürüldü.

100 miles de animales murieron

100 binlerce hayvan ise can verdi

Tres de mis hijos murieron.

Çocuklarımın üçü öldü.

Ellos murieron uno tras otro.

Onlar birbiri ardına öldüler.

Murieron uno después del otro.

Onlar birbiri ardına öldü.

Murieron las gentes a centenares.

Yüzlerce insan öldü.

Por desgracia, murieron muchos japoneses.

Ne yazık ki birçok Japon öldü.

Murieron casi tres mil personas.

Yaklaşık üç bin kişi öldü.

Mientras que algunos murieron como otomanos

Bazıları Osmanlı diye ölürken

Cuatro familias murieron en el incendio.

Yangında dört aile öldürüldü.

Miles de personas murieron de hambre.

Binlerce insan açlıktan öldü.

Muchos campesinos murieron durante la sequía.

- Birçok köylü kuraklık esnasında öldü.
- Kıtlık süresince birçok köylü öldü.

Los animales murieron uno por uno.

- Hayvanlar birbiri ardına öldü.
- Hayvanlar birbiri ardına öldüler.

¿Cuántas personas murieron en el terremoto?

Depremde kaç kişi öldü?

Muchos hombres murieron en el mar.

Birçok erkek denizde öldü.

Muchas personas murieron en el mar.

Birçok insan denizde öldü.

Muchas personas murieron en la guerra.

Birçok kişi savaşta öldürüldü.

Ellos murieron intentando salvar a otros.

Onlar başkalarını kurtarmaya çalışırken öldüler.

Veinte personas murieron en un incendio.

Bir yangında yirmi kişi öldü.

Tom y Mary murieron sin hijos.

Tom ve Mary çocuksuz öldüler.

Muchas abejas murieron durante el invierno.

- Bir sürü arı kışın öldü.
- Kış boyunca birçok arı öldü.

Numerosas personas murieron por la explosión.

Patlamada birçok insan öldü.

Murieron cuatro soldados y doce civiles.

Dört asker ve on iki sivil öldürüldü.

Miles de víctimas murieron de esta enfermedad.

Birkaç bin kişi bu hastalığın kurbanı oldu.

- Esas flores murieron.
- Esas flores han muerto.

Şu çiçekler ölmüş.

En la guerra, muchas personas murieron jóvenes.

Savaşta pek çok insan genç yaşta öldü.

Las plantas murieron por falta de agua.

Bitkiler susuzluktan öldü.

El barco se hundió y todos murieron.

Tekne battı ve herkes öldü.

Todos los pasajeros murieron, pero él sobrevivió.

Bütün yolcular öldü ama o hayatta kaldı.

Mis padres murieron cuando tenía cinco años.

Ben beş yaşındayken ebeveynlerimin her ikisi de öldü.

Murieron tanto su padre como su madre.

Onun hem annesi hem de babası ölü.

Todos mis hermanos murieron en la guerra.

Erkek kardeşlerimin hepsi savaşta öldü.

Murieron diez personas, una mujer entre ellas.

On kişi öldü, aralarında bir kadın.

Muchos de los obreros murieron de hambre.

İşçilerin çoğu açlıktan öldüler.

Todos los pasajeros murieron en el accidente.

Kazada bütün yolcular öldü.

Sus dos hijos murieron durante la guerra.

İki oğlu savaş sırasında öldü.

Y muchos de ellos murieron en sus celdas.

ve birçok kişi kendi hücresinde öldü.

Muchas personas murieron a consecuencia de la guerra.

Savaşın bir sonucu olarak, birçok kişi öldü.

Dos personas murieron en el accidente de tránsito.

Trafik kazasında iki kişi öldü.

Doscientas personas murieron de cólera el año pasado.

Geçen yıl iki yüz kişi koleradan öldü.

Cayó una gran bomba y muchísimas personas murieron.

Büyük bir bomba düştü ve çoğu insan hayatını kaybetti.

Muchos soldados murieron en la Segunda Guerra Mundial.

II. Dünya Savaşı'nda birçok asker öldürüldü.

Mis abuelos murieron antes de que yo naciera.

Büyükbaba ve büyükannelerim ben doğmadan önce öldüler.

Quiero descubrir cuántas personas murieron en ese accidente.

- O kazada kaç kişinin öldüğünü bulmak istiyorum.
- O kazada kaç kişinin öldüğünü öğrenmek istiyorum.

Ambos de sus hijos murieron durante la guerra.

Her iki oğlu da savaşta öldü.

Ambos hijos de Tom murieron en la guerra.

Tom'un her iki oğlu da savaşta öldü.

Todos hemos oído hablar sobre cómo murieron los dinosaurios.

Dinozorların nasıl öldüklerini duyduk.

Más de 60 personas murieron y miles resultaron heridas.

En az 60 kişi hayatını kaybetti ve binlerce yaralı vardı.

Miles de personas murieron durante la fiebre del oro.

Altına hücum döneminde binlerce insan ölmüş.

Todos los pasajeros a bordo murieron en una colisión.

Kazada gemideki tüm yolcular öldü.

Me pregunto cuántos caballos murieron en la Guerra Civil.

İç Savaş sırasında kaç tane atın öldüğünü merak ediyorum.

Muy pocas personas murieron en el accidente de coche.

Araba kazasında çok az kişi öldü.

- Muchos soldados fueron asesinados aquí.
- Aquí murieron muchos soldados.

Burada bir sürü asker öldürüldü.

- Los dos hermanos están muertos.
- Los dos hermanos murieron.

İki erkek kardeş öldü.

¿Cómo puedes decir que nuestros soldados murieron en vano?

Askerlerimizin boşuna öldüğünü nasıl söyleyebilirsin?

Los caballos agotados y hambrientos del ejército, murieron en masa.

Ordunun aşırı çalıştırılan,aç atlarında toplu ölümler başladı.

Tres trabajadores a bordo del camión murieron en el accidente.

Kamyondaki üç işçi kazada öldü.

Fue un año seco, y muchos animales murieron de hambre.

Kurak bir yıldı, ve birçok hayvan açlıktan öldü.

Había autos en llamas, murieron personas, y nadie pudo ayudarlos.

Yanan arabalar, ölen insanlar vardı ve kimse onlara yardımcı olamadı.

No murieron durante el lanzamiento de un cohete o en órbita.

roket fırlatma sırasında veya yörüngede ölmedi.

Murieron entre 1.490 y 1.635 personas en el hundimiento del Titanic.

Titanik'in batışında 1490 ila 1635 kişi öldü.

Mis padres murieron en un accidente de coche hace diez años.

On yıl önce, ebeveynlerim bir araba kazasında öldü.

En realidad fueron más propensas al agotamiento y murieron más jóvenes

aslında psikolojik olarak yıpranma ve daha erken yaşta ölme olasılığı

Muchos jóvenes murieron en la guerra en nombre de la democracia.

Savaşta demokrasi adına birçok genç insan öldü.

Más de 1000 empleados murieron cuando una fábrica textil colapsó en Bangladesh.

Bangladeş'te bir tekstil fabrikası çöktüğünde 1000 işçiden daha fazlası öldü.

Murieron en el suelo, durante una prueba de rutina, con ayuda a mano.

Onlar, rutin bir test sırasında, yakın bir yardımla yerde öldüler.

- El lobo mató dos ovejas.
- Dos ovejas murieron a manos de un lobo.

İki koyun bir kurt tarafından öldürüldü.

En el último mes nacieron en el pueblo 20 personas más de las que murieron.

Geçen ay kasabada ölümlerden 20 fazla doğumlar vardı.

- Todos mis bisabuelos fallecieron antes de nacer yo.
- Todos mis bisabuelos murieron antes de que yo naciese.

- Bütün dede ve ninelerim ben doğmadan ölmüş.
- Dedelerim ve ninelerim daha ben doğmadan vefat etmiş.

El 18 de junio en el acuario de la ciudad de Niigata murieron 7000 peces por causa del error de un empleado.

18 Haziran'da Niigata şehir akvaryumunda, bir çalışan tarafından yapılan bir hata yüzünden 7000 balık öldü.