Examples of using "Oíste" in a sentence and their turkish translations:
- Beni duydun mu?
- Duydun mu beni?
- Onu duydun mu?
- Bunu duydun mu?
Sesi ne zaman duydun?
Onu sen de mi duydun?
Babanı dinledin.
Bir çığlık duymadın mı?
İsminin söylendiğini duymadın mı?
Bizden nasıl haberdar oldunuz?
Dün gece ne olduğunu duydun mu?
Bunun hakkında ne zaman duydun?
Beni asla yenemeyeceksin, beni duydun mu? Asla!
Hillary'nin konuşmasını duydunuz mu?
- Dün yangını duydun mu?
- Dünkü yangını duydun mu?
Aslanların kükremesini duydunuz mu?
Birinin kapı zilini çaldığını duydun mu?
Tom'un kazasını duydun mu?
Tom'un terfisini duydun mu?
Saat kaçta silah atışı duydunuz?
Ne duydun?
Radyodaki haberi dinledin mi?
Oğlumun keman çaldığını duydun mu?
Bunu benden duymadın.
Japonya'daki büyük depremi duydun mu?
Tom'un istifasını duydun mu?
O sesi duydun mu?
Başkan Dilma'nın konuşmasını dinlediniz mi?
Tom'un Mary ile kavgasını duydun mu?
Sanırım Tom'un terfisini duydun.
Sanırım dün burada ne olduğu hakkında duydun.
Bir çığlık duymadın mı?
Sanırım Tom'a ne olduğunu duydun.
Tom'un Mary'yi öldürmeye çalıştığı zaman hakkında bir şey duydun mu?
Ne söylediğimi sandığını anladığını düşündüğünü biliyorum fakat duyduğunun benim demek istediğimin olmadığını anladığından emin değilim.