Translation of "Núcleo" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Núcleo" in a sentence and their turkish translations:

El núcleo es re-germinar

çekirdeği ise yeniden filizlenmesine

Porque el núcleo se ha enfriado

çünkü çekirdek soğumuş

El núcleo está lleno de magma fluido

çekirdeğin etrafı ise akışkan magma ile dolu

Hay un núcleo en el centro del mundo

dünyanın merkezinde bir çekirdek var

Este capítulo es el núcleo de la novela.

Bu bölüm romanın kalbidir.

Pone la pulpa y el núcleo en el aire

posasını ve çekirdeğini havada yere bırakır

El núcleo de la tierra es tan grande como la luna

dünyanın çekirdeği ay kadar büyük

Hoy con los núcleo de hielo de Groenlandia podemos datar con precisión.

Artık Grönland'deki buz çekirdekleri sayesinde yaşını tam olarak tespit edebiliyoruz.

- Ese computador tiene un procesador quad-core.
- Ese computador tiene un procesador de cuádruple núcleo.

- O bilgisayar dört çekirdekli işlemciye sahip.
- O bilgisayarın dört çekirdekli işlemcisi var.
- O bilgisayarın işlemcisi dört çekirdekli.

El núcleo de un átomo de hidrógeno consiste en un solo protón. Alrededor de este protón orbita un solo electrón.

Bir hidrojen atomu çekirdeği tek bir protondan oluşur. Bu protonun etrafında tek bir elektron döner.