Examples of using "Increíbles" in a sentence and their turkish translations:
Siz insanlar şaşırtıcısınız.
Son derece muhteşem bir hayvan.
Bunlar inanılmaz kadınlar.
Hindistan Hükûmeti de dâhil olmak üzere
İnanılmazsın.
yırtıcıları kandırmak için inanılmaz yöntemler bulması gerekti.
Sonra tüm bu harika şeyler olmaya
Çok uzun süredir gelişmemizin önünde duran
Usta San izcileriyle yaşadığım o inanılmaz deneyimden sonra
Hayatımın en inanılmaz deneyimlerinden biriydi.
Ancak zirveye ulaşınca muhteşem bir manzaranın tadına varıyorsunuz.
İnsanlar dinozorların niçin ilginç olduğunu düşündüklerinde
Bu sakin, muhteşem hayvanlardan şunu öğrendim;
Fakat inanılmaz duyuları tek bir göreve odaklıdır. Leşçillik.
Suyun içinde kambur balinaların inanılmaz seslerini duyabiliyorsun.
Alice çok güzel bacaklara sahip.
Bugün rocktaki en inanılmaz seslerinden birinin hayatını kutluyoruz.