Examples of using "Ustedes" in a sentence and their turkish translations:
Kayıp kişiler misiniz?
Karar sizin.
Hadi, bunu yapabilirsiniz.
Şarkı söyledin mi?
Yetki sizde, unuttunuz mu? Karar sizin.
Üçünüz tutuklusunuz.
Hadi, bunu yapabilirsiniz. Bu size bağlı. Bir karar vermelisiniz.
Hepiniz davetlisiniz.
Hadi, bunu yapabilirsiniz.
Pekâlâ, karar sizin.
Siz öğretmensiniz.
Sen de gidecek misin?
Onu yaptın mı?
Biz size güveniyoruz.
Siz geri zekalısınız.
Sizler çocuksunuz.
Siz arkadaşlar bir şeyin kokusunu alıyor musunuz?
Sen susamışsın.
Siz burada bekleyin.
Hepiniz üşüyor musunuz?
Hepiniz nasıl kaçtınız?
Siz arkadaşlar ne kadar ödüyorsunuz?
Siz arkadaşlar nereye gidiyorsunuz?
Siz kaçıksınız.
İspanyolca konuşabilir misiniz?
- İkiniz arkadaş mısınız?
- Siz ikiniz arkadaş mısınız?
Onlar öksürdüler.
Oğlunuz var mı?
Siz aptalsınız.
Sizden biri onları tanıyor mu?
Hepiniz nerede yaşıyorsunuz?
Sen kaybettin.
Yetki sizde.
Bu görev, sizin için...
Bu sizin kararınız, ama çabuk olun!
Bu tamamen size bağlı.
Bu size bağlı.
Seçim sizin, ne yapacağız?
Böyle takıyorsunuz.
Ben sizinle konuşabilir miyim?
Sen lezzetli turtalar pişiriyorsun.
Hepiniz Fransızca konuşuyor musunuz?
Siz ikiniz sevgili misiniz?
Siz yeni öğrencisiniz.
Kuralları biliyorsun.
Siz arkadaşlar neler yaptınız?
Hepiniz sıcakladınız mı?
- Spor ayakkabı satıyor musun?
- Spor ayakkabı satıyor musunuz?
- Spor ayakkabısı satıyor musunuz?
Üç arabanız var.
Hepiniz çalışkansınız.
Uyuyordun.
Sizden kaç kişi daha var?
Hepiniz ırkçısınız.
Dün gece iyi vakit geçirdin mi?
Siz arkadaşlar anlamıyorsunuz.
Siz ikiniz gülünçsünüz.
Çok sıkıcısınız.
Her ikiniz de sarhoştunuz.
Siz birlikte gelebilirsiniz.
Ben senin için kahvaltı hazırladım.
Columbialısın.
Siz ikiniz daha önce yemek yediniz mi?
- Maden suyu satıyor musunuz?
- Mineralli su satıyor musunuz?
Siz ona nasıl karar verdiniz?