Translation of "Hábitos" in Turkish

Nuestros hábitos diarios la producen.

Günlük alışkanlıklarımız üretiyor.

Ellos tienen los mismos hábitos.

Onlar aynı alışkanlıklara sahipler.

Es fácil adquirir malos hábitos.

Kötük alışkanlık edinmek kolaydır.

- Los buenos hábitos en el comer son esenciales.
- Buenos hábitos en el comer son esenciales.

İyi beslenme alışkanlıkları gereklidir.

Es muy difícil deshacerse de malos hábitos.

Kötü alışkanlıklardan kurtulmak çok zordur.

Desarrollé algunos hábitos poco saludables para trabajar más.

ve daha fazla çalışabilmek için biraz sağlıksız alışkanlıklar geliştirdim.

No es fácil deshacerse de los malos hábitos.

Kötü alışkanlıklardan kurtulmak kolay değildir.

Los años solo le han dado malos hábitos.

Yıllar ona yalnızca kötü alışkanlıklar kazandırdı.

- ¿Cuáles son sus hábitos?
- ¿Cuáles son sus costumbres?

Onun alışkanlıkları hangileridir?

No es fácil librarse de los malos hábitos.

Kötü bir alışkanlıktan kurtulmak kolay değildir.

Creo que tendrías que cambiar tus hábitos alimenticios.

Yeme alışkanlıklarını değiştirmen gerektiğini düşünüyorum.

Estas características han evolucionado según sus hábitats y hábitos nutricionales.

bu özellikleri de yaşam alanları ve besin alışkanlıklarına göre evrimleşmiştir

El médico me dijo que debería cambiar mis hábitos alimentarios.

Doktor bana yeme alışkanlıklarımı değiştirmem gerektiğini söyledi.

Los hábitos en la mesa difieren de país en país.

Yeme alışkanlıkları ülkeden ülkeye değişir.

Ciertamente es posible que el estrés conduzca a hábitos poco saludables,

Stresin sağlıksız alışkanlıklara yol açması kesinlikle mümkün

Tenemos que acabar con los malos hábitos lo más pronto posible.

En kısa sürede kötü bir alışkanlığa son vermem gerekiyor.

Sin embargo, las tradiciones, la cultura, la sociedad, los hábitos inculcados,

Ancak gelenekler, kültür, toplum geçmiş alışkanlıklar

Ofrece el ambiente perfecto para que los animales vuelvan a sus hábitos salvajes.

hayvanların vahşi yaşamlarına dönmeleri için mükemmel bir ortam sağlıyor.

- Tu mala memoria pasa porque no sabes escuchar.
- Tu mala memoria es por tus malos hábitos de escucha.

Senin kötü hafızan senin kötü dinleme alışkanlıklarından kaynaklanmaktadır.

- Afortunadamente, mi hijo se adaptó rápidamente a su nueva escuela.
- Afortunadamente, mi hijo cambió sus hábitos en su nueva escuela.

Çok şükür, oğlum yeni okulundaki yaşama çabucak uyum sağladı.