Examples of using "Extra" in a sentence and their turkish translations:
Fazladan ödeyeceğim.
Fazladan bir on dolara ihtiyacımız olacak.
Hiç ekstra paramız yok.
Onların ekstra yardıma ihtiyacı var.
Tom fazla mesai yaptı.
- Bir tane daha boş anahtarın var mı?
- Yedek anahtarın var mı?
harcanan kaloriler
Onların fazladan bir yatağı var.
Kahvaltı için ekstra bir ücret var.
Piller için ekstra ücret ödemeniz gerekir.
Biraz ekstra para kazanmak ister misin?
Üye olmayanlar fazladan 50 dolar öder.
Biraz ekstra para kazanmak ister misin?
Tom başıma fazladan iş çıkarıyor.
Artık ekstra her vücudun sıcaklığı hoş karşılanıyor.
Ekstra bir yastığa ihtiyacım var.
Fazla yiyeceği ne yapacağını bilmiyordu.
ortadan kaldırma konusunda daha ön plana çıkıyordu.
biri hakkında olabiliyor.
ikramiye alma şansınız artar.
o zaman ikramiye alma ihtimali düşer,
Korkarım ki fazla çalışmak zorundasın.
Bir ihtimal fazladan bir sözlüğün var mı?
Büyük bedenimiz var, ama o renk mevcut değil.
Tom Noel Arefesinde fazla mesai yapmak istemedi.
Artık mesai kavramı da yok onlar için
Tatilimiz o kadar eğlenceliydi ki ekstra bir hafta kalmaya karar verdik.
Tom, arabasının bagajında fazladan bir çift ayakkabı bulunduruyor.
- Bu gece soğuk olması muhtemel, bu yüzden ekstra bir battaniyeye ihtiyacın var.
- Muhtemelen bu gece soğuk olacak, bu yüzden fazladan bir battaniyeye ihtiyacın olabilir.
ve düzenli güncellemeler için bizi Facebook, Instagram veya Twitter'da da takip edebilirsiniz
Tom iş yerindeki masasının çekmecesinde fazladan bir kravat tutuyor.
İlaveten 5 dolar ödemek zorunda kaldım.
Yaşlı erkek fazla iri olduğu için geri kalan herkesten daha yavaş.
Tom bir ekstra-baharat kovası, kızarmış piliç ve bir konteyner lahana salatası ısmarladı.
Zor zamanlarda, insanlar geziye gitmek istemeyebilir fakat iyi kahve için fazla ödemeye istekli olabilirler.