Translation of "Envuelto" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Envuelto" in a sentence and their turkish translations:

Él fue envuelto en ese lío.

O belaya karışmıştı.

Y el suicidio permanece envuelto en este estigma.

İntiharı bu yaftanın içine sarıp gizliyoruz.

- Estuve involucrado en la pelea.
- Estuve envuelto en la trifulca.

Ben münakaşaya karıştım.

Mi madre solía hacer un rollo de carne envuelto en tocino

Annem, yağlı yumurtalı noodle ile birlikte

Él se vio envuelto en una escaramuza con una banda violenta.

O şiddetli bir çete ile bir çatışmada yer aldı.

Rusia es un acertijo envuelto en un misterio dentro de un enigma.

Rusya, bir muammanın içindeki gizemle sarılmış bir bilmece.