Examples of using "Enferma" in a sentence and their turkish translations:
Bu beni hasta ediyor.
ve akli sorunlarıyla.
Ann hasta görünüyor.
Hasta görünüyordu.
O hastaymış gibi davranıyordu.
O hasta.
Hastaydım.
Dün hastaydım.
Onun hasta olduğunu düşünüyorum.
- O hasta olmalı.
- Hasta olmalı.
Büyükannem hasta.
O gerçekten çok hasta.
- Onun hasta olduğunu düşünüyorum.
- Bence o hasta.
Onun kızı hasta.
Sen hastasın.
Hasta mısın?
- Ben hastayım.
- Hastayım.
Tom hiç hasta olmaz.
O, kendisinin hasta olduğuna inandırdı.
Benim hayvanım hasta.
Kız hasta görünüyordu.
Kız kardeşim hasta.
Onun hasta olduğunu düşündüm.
Hemşire hasta.
Ben gerçekten hasta mıyım?
Eğer bölge hastalanırsa,
O, ne zamandır hasta?
Annem ağır hasta.
Jane yatakta hasta.
Onun hasta olduğunu düşünüyorum.
O, hasta olduğunu söyledi.
O, hastaymış gibi görünüyor.
O hastaymış gibi görünüyordu.
O çok kötü oldu.
O, hasta annesine baktı.
O çok hasta görünüyor.
Bir haftadır hastaydı.
Hasta kız kardeşime baktım.
Onun hasta olduğu bellidir.
Sanırım Yumi hasta.
Buradaki insanlar çok hasta!
- O, hasta.
- O, hastadır.
- O hasta.
O hastalanmış olmalı.
Hasta olmak çok sıkıcı.
Tom neredeyse hiç hastalanmaz.
Hasta olduğum için, gitmedim.
O geçen çarşambadan beri hasta.
bölge sadece hasta değil,
Hasta annene bakmalısın.
Sanki hastaymış gibi görünüyordu.
Tom asla hasta gibi görünmüyor.
Annem yatakta hasta.
Dün hastaydım.
Annem iki gündür hasta.
Önce hasta olduğumu düşündüm.
- Sen hasta değilsin.
- Hasta değilsin.
Hasta hissediyorum.
Onun hasta olduğunu nasıl öğrendin?
Son zamanlarda çok sayıda hasta insan var mıydı?
Hasta değilim.
Ben hastaydım.
Tom hasta olduğunu söyledi.
Bir haftadır hastaydı.
Tom Mary'nin hasta olduğunu işitti.
Tom hasta annesine baktı.
O gelemedi çünkü hastaydı.
Bunu düşünmek bile sizi hasta ediyor, değil mi?
O uzun zamandır hastaydı.
Ben, hasta olduğum için evde kaldım.
Hala hastasın. Yatakta kalmak zorundasın.
Hasta insanlar kötümser olma eğilimindedirler.
Bu ineği sağamam. O hasta.
O bana hasta olduğunu söyledi.
Mary gerçekten hasta değil. Numara yapıyor.
O, ne kadar süredir hasta?
- O, hasta olduğu için gelemedi.
- Gelemedi çünkü hastaydı.
Mary'nin ciddi olarak hasta olduğundan kesinlikle eminim.