Translation of "Dirigir" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Dirigir" in a sentence and their turkish translations:

Y parece alegrarse de verme dirigir.

dostum ve papaz meslektaşım Mark gibi erkekler de var.

¿A quién tengo que dirigir la carta?

Mektubu kime göndermeliyim?

No tiene la habilidad para dirigir ese grupo.

O, o gruba önderlik etme yeteneğine sahip değil.

Y dirigir la atención de la policía para resolverlo,

ve polislerin dikkatini çözmeye odaklayarak

Algunos miembros de la junta cuestionaron su habilidad para dirigir la corporación.

Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı.

En mi confusión debo confesar que no sé hacia dónde debería dirigir mi sospecha.

Kafam karıştı, şüphelerimi nereye yönlendireceğimi bilmediğimi itiraf etmeliyim.

En 1793 fue elegido para dirigir un batallón de voluntarios y, en el Asedio de Toulon, se distinguió

1793'te gönüllü bir taburun başına seçildi ve Toulon Kuşatması'nda