Examples of using "Derechos" in a sentence and their turkish translations:
Kadın hakları, insan haklarıdır.
Haklarını biliyorsun.
Haklarım var.
Yasal haklarımı biliyorum.
sivil hakları için savaşıyorlardı .
Onların hakları nelerdir?
Onlar gümrük vergilerini ödediler.
Onlar bizim haklarımıza saygı göstermeliler.
insan hakları kadın hakları umurunda bile değil
Bir insanın haklarının tehdit edildiğinde, her insanın hakları azaltılır.
Eşit Haklar Tasarısı destekçisiydim.
o kısmın haklarını kısıtlıyor
Mary insan haklarını savunuyor.
Hakları için mücadele eden siyahi insanlar vardı;
ACLU'nun da arasında olduğuna inandığım
göçmenlerin haklarını, çevreyi,
İnsan hakları savunucuları,
ağalık sistemi kadın hakları
Azınlık haklarını korumalıyız.
Bütün insanların eşit hakları vardır.
O, medeni haklarından mahrum edildi.
İnsan haklarını unutmayalım.
podyumda sessizce yumruklarını kaldırdı.
Vatanseverler kendi milletinin haklarını savundu.
Polis Tom'a haklarını okudu.
Burada telif hakkı devreye giriyor.
Suçlular sosyal haklardan mahrum edilirler.
Tom bir insan hakları aktivisti.
Biz insan hakları konusunda kısa bir tartışma yaptık.
Herkes için insan haklarını geliştirmeliyiz.
en temel insan haklarını,
Kadınlara hak vermekten, özgürlüğünü vermekten,
Telifli kaynaklardan cümleler eklemeyin.
İnsan hakları kavramının açık bir tanımına ihtiyacımız var.
Haklarından başkaları için vazgeçmiş kadınların sesi.
Bir demokraside bütün vatandaşların eşit hakları vardır.
haber yapmak için yaşamını tehlikeye atanlar bile var.
Kadınların haklarını büyük ölçüde koruyup, geliştirmiştir
Evlilik bir tür insan hakları ihlalidir.
Kadın haklarının en büyük savunucusudur aslında
Güney Galler Vadileri tarihinde bir hak savaşı var.
, çünkü El-Ezher bu evliliği kadınlara bir saygısızlık ve
Söylemeye gerek yok, temel insan haklarına saygı gösterilmelidir.
Haklarımı savunmak istemeyen bir ülkede yaşamak istemiyorum.
ve kamu güvenliğinin temel değerlerinden mahrum bırakılmaması gereken
O, siyahların şiddet olmaksızın eşit haklar için mücadelelerini kazanabileceklerine inanıyordu.
sendika işçinin hakkını koruyan bir kurum olmuştu
Cumhuriyet dönemiyle başlayan batı medeniyeti kadınlara çok büyük haklar tanımıştır
ABD'de din özgürlüğü Haklar Bildirisinin teminatlarından biridir.
İnsanlar normal de olsalar; siyah, kahverengi veya sarı ırktan da olsalar hepsi aynı haklara sahip olmalıdır.
Avrupa Birliği'nin teorik olarak aynı haklara sahip 23 resmi dili var ama uygulamada yalnızca üç dil işliyor: İngilizce, Fransızca ve Almanca.
Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.
Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.
Jane Goodall tarafından, Jane Goodall ve Phillip Berman'ın hazırladığı Reason for Hope: A Spiritual Journey (Sönmeyen Umut: Spiritüel Bir Yolculuk) adlı kitaptan sesli olarak okunmuştur Telif Hakkı © 1999 Soko Publications Ltd. ve Phillip Berman. Hachette Audio'nun izniyle kullanılmıştır. Tüm hakları dünya çapında saklıdır.
Her şahsın, cemiyetin bir üyesi olmak itibarıyla, sosyal güvenliğe hakkı vardır; haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların milli gayret ve milletlerarası işbirliği yoluyla ve her devletin teşkilatı ve kaynaklarıyla mütenasip olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır.
Öğretim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklarıyla ana hürriyetlerine saygının kuvvetlenmesini hedef almalıdır. Öğretim bütün milletler, ırk ve din grupları arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu teşvik etmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışın idamesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.