Examples of using "Convenció" in a sentence and their turkish translations:
Tom beni ikna etti.
Seni ne ikna etti?
Tom, Mary'yi ikna etti.
ama çocuk beni şunu söyleyerek ikna etti,
- Delil bizi onun masumluğuna ikna etti.
- Kanıt bizi onun masumluğuna ikna etti.
O, onu rüşvet almaya ikna etti.
O, onu konsere gitmeye ikna etti.
O, onu yeni bir ev alması için ikna etti.
Tom Mary'yi hatalı olduğu konusunda ikna etti.
Tom Mary'yi John'u işe alması için ikna etti.
Doktor sigarayı bırakması için onu ikna etti.
- Bunun kendi hatası olmadığına beni ikna etti.
- Onun onun suçu olmadığına beni ikna etti.
Tom'un suçlu olmadığına seni ne ikna etti?
Mary'yi yardım etmesi için ikna eden kişi Tom'dur.
Karım yeni bir araba almam için beni ikna etti.
O, işini bırakma konusunda onu ikna etti.
Tom Mary'yi grubumuza katılması için ikna etti.
Tom yeni bir bilgisayar alması için Mary'yi ikna etti.
Tom, Mary'yi doğruyu söylemesi için ikna etti.
- Tom onunla kiliseye gitmem için benimle konuştu.
- Tom beni onunla kiliseye gitmeye ikna etti.
- Tom beni kendisiyle kiliseye gitmeye ikna etti.
- Tom beni kiliseye onunla gitmeye ikna etti.
Polis onu köprüden atlamaması için ikna etti.
O, onu ona elmas bir yüzük alması için ikna etti.
Tom Mary ile onunla konsere gitme hakkında konuştu.
Tom, John'un masum olduğu konusunda Mary'yi ikna etti.
Cerrah bir organ nakli geçirmesi için onu ikna etti.
Tom John'la evlenmemesi için Mary'yi ikna etti.
O, kızını Tom'la evlenmemeye ikna etti.
Tom Mary'yi John'u partiye davet etmesi için ikna etti.
Tom biraz zayıflamam konusunda kesinlikle beni ikna etti.
Cerrah beni bir organ nakli operasyonu geçirmem için ikna etti.
Tom Mary'yi John'u partiye davet etmesi için ikna etti.
Onun iyi bir fikir olmadığını bilse bile onu yapması için onu ikna etti.
Tom Mary'yi John'un doğum günü partisi için bir kek pişirmeye ikna etti.
Tom annesini hafta sonu için arabasını ödünç vermeye ikna etti.
dekan ise bari mezuniyet töreninde basına haber verelim diyerek ikna etti Kemal Sunal'ı