Examples of using "Coincidencia" in a sentence and their turkish translations:
Ne tesadüf!
Ne kadar da hoş bir tesadüf!
astronomik bir rastlantı gibi görünüyordu
Bu bir tesadüf değil.
Bir tesadüf olabilir.
Bu yalnızca bir tesadüf değil.
Sanırım o sadece bir tesadüf.
Sadece bir tesadüf olabilir.
Sahip olduğumuz ve
O bir tesadüften başka bir şey değildi.
Gerçekten bir tesadüf olup olmadığını merak ediyorum.
eğerki tesadüf ise zaten ortada bir problem yok
Yani bu kadar rastlantı muazzam bir şans gerektiriyor
Bu sadece bir tesadüftü.
Tom bunun bir tesadüf olduğunu sanmıyor.
Tabi bunların hepsi bir rastlantı da olabilir
Bu, tesadüf olamaz.
Mary ve benim aynı trende olmamız, tamamen bir tesadüftü.
Tom ve Mary'nin aynı zamanda kafeteryada olması tesadüf değildi.
fakat tesadüf değil ise mısırlılar'a birşey oldu ve teknoloji ortadan kayboldu