Examples of using "Avisar" in a sentence and their turkish translations:
O haber vermeden geldi.
Tom'u uyarmamız lazım.
Polise haber vermek zorundayız.
Lütfen ne zaman ineceğimi bana söyler misiniz?
Oğlum söylenilmeden odasını toplayarak beni şaşırttı.
Onu görmek istediğini Tom'un öğrenmesine izin vereceğim.
Tom'u uyarmamız lazım.
Bize yardım etmek için arkadaşlarımızı aramamız gerekecek.
Tom'u uyaracağım.
Tom Mary'yi geç kalacağını söylemek için aramadığından dolayı azarladı.