Examples of using "única" in a sentence and their turkish translations:
Her insan benzersizdir.
Sen yalnızca benim umudumsun.
Sen bizim tek umudumuzsun.
- Sen benim tek umudumsun.
- Sen benim tek ümidimsin.
O senin tek kızın mı?
hem de daha az söylemektense
Bu tek açıklama.
O benim yegane kaygım.
Bu senin tek şansın.
O tek yoldu.
Ben tek kadındım.
Ben tekim.
Bu onların tek seçeneği.
Tek şansımız bu.
Bu benim tek şansım.
Tek seçeneği... ...saldırmak.
Mary tek kadın öğretmendi.
O tek kadındı.
- Bu onun tek şansıdır.
- Bu onun yegane şansıdır.
Bu senin yegâne imkâniyetin.
Bu tek alternatiftir.
- Bu senin tek şansın.
- Bu senin yegâne şansın.
- Bu senin yegâne imkâniyetin.
- Bu sizin tek şansınız.
Mary benim tek kız kardeşimdir.
Bu bizim tek şansımız.
Onu ikna edebilecek tek kişi sensin.
Tek savunmaları, sayıları.
- Tek çıkış yolu ölüm mü?
- Ölüm müdür tek çıkar yol?
- Ölüm tek çıkar yol mu?
Tom tek kurban değildi.
Biricik kızımız kanserden öldü.
Bir göz kırpma onun tek cevabıydı.
Buradaki tek kadın sen değilsin.
Bu tek anahtar değil.
Bu tek yönlü bir sokak.
Bu, Tom'un tek şansı.
Ölüm tek kurtuluş mu?
Bu tek sebep değil.
- Mevcut tek oda iki kişiliktir.
- Müsait olan tek oda bir çift kişilik.
Odadaki tek kadın bendim.
Mary benim için tek kişidir.
- Tekniği eşsiz ve kesinlikle muhteşemdi.
- Onun tekniği eşsiz ve kesinlikle şaşırtıcıydı.
Matematik sadece iyi metafiziktir.
Vaatlerde bulunan tek kişi ben değildim.
Şu anda buradaki tek kişiyim.
Beni anlayan tek kişisin.
Bu bizim tek şansımız olabilir.
Hayatımdaki tek kişi sensin.
Tom evdeki tek kişiydi.
Bu sahip olduğum tek kameradır.
Her sitenin benzersiz bir adresi vardır.
Sinema tek altenatif değil.
Boston'da burada tanıdığım tek insansın.
Gücümüzü geri kazanabilmemiz için tek yol bu.
Ama tek bir hikâye, büyük ölçekli bir veri tarafından desteklenmiyorsa
Onları aşan tek tür biziz,
Meg kot pantolon giyen tek kızdı.
İntiharı tek çıkış yolu olarak gördü.
Onu yapabilecek tek kişidir.
Burada tanıdığım tek kişi Tom.
Tek sen değilsin.
Televizyonda görünmek için tek şansımı kaybettim.
Jill Kulübümüzde tek kız.
- Güvenebileceğim tek kişisiniz.
- Sen güvenebileceğim tek insansın.
Boston'da tanıdığım tek kişisin.
Tom bana yardım edebilecek tek kişi.
Sami'nin tek arkadaşı onun köpeğiydi.
Seyahatlerimizi özel ve farklı şekilde yakaladık.
hayatta kalmanın tek yolu
En başta yanlış teşhis konulduğu için
Tek bir hikâyeyi tonlarca veriye tercih ediyoruz.
kendi kaderine karar verebilen tek tür biziz.
Tek umudu diğer erkeklerin yanına sokulmak.
Avcılardan ancak karanlık sayesinde korunabiliyor.
O yangından hayatta kalan tek kişiydi.
Güvenebileceğim tek kişisin.
Taninna'ya kızamıyorum. O benim tek kız kardeşim.
Sessizlik bir aptal için tek cevaptır.
O, ofisteki tek güzel kız değil.
- Onun tek seçeneği olduğunu Tom'a söyledim.
- Tom'a bunun onun tek seçeneği olduğunu söyledim.
Tom'un nerede olduğunu bilen tek kişi benim.
Vücudumuzdaki her molekülün benzersiz bir şekli vardır.
Böyle davranan tek kişi Tom'dur.
Konuşabildiğim tek yabancı dil Fransızca.
Sosyal medyada bir tek Twitter'ı kullanıyorum.
Bana yardım edebilecek tanıdığım tek kişisin.
Benim yaşımda olan tanıdığım tek kişisiniz.
Ben, sevdiğim tek kadın tarafından terk edilmiş hissediyorum.
Bu şimdiye kadar çalıştığım tek şirket.
her-şeye-uyan-tek-bir-çözüm olduğunu söylemiyorum;
Eğitim mutlu olmalarının tek yolu.
Geri kalan zamanda tek bir soru üzerinde durduk:
Bunu başarmanın tek yolu dünyayı iyileştirmek,
Fakat bu tablonun tek özelliği bu da değil
O onun güvenebileceği tek kişi.
Bildiğim kadarıyla, bu mevcut tek çeviri.
Tom bu konuyu bilen tek kişidir.
Burada tanıdığım tek kişi Tom.