Examples of using "¡salgan" in a sentence and their turkish translations:
Karanlıktan sonra dışarı çıkma.
Defol.
Geleceği olmayan o alışılmış işlerden uzak bir şekilde,
Çık lütfen!
Bu mürekkep lekelerinin çıkacağını sanmıyorum.
montaj hatları gibi kurulmuş hastaneler gördük.
Bu yüzden, bugün bu odadan ayrıldığınızda,
Ben sen gitmeden önce seninle konuşmak istiyorum.
Yeni videomuz yayınlanınca bildirim alabilirsiniz.
Ölünün kırkının çıkması İslami bir gelenek değildir
Derhal terk etmeni bekliyorum.
Onlara, ayrılmadan önce beni aramalarını söyle.
- Sınıftan çık.
- Sınıftan çıkın.
Yatağımdan çık.
Senin boğaz ağrısı ve ateşin var. Dışarı çıkma.