Examples of using "1800" in a sentence and their turkish translations:
bu yapının yüksekliği 1800 metre olacaktı
Bir günde 1800 kalorilik yemek yeme yeterli midir?
ve 1800 yılında,
1800 yılında Lannes, 5 çocuğu olacağı bir Senatörün kızı
Satürn'ün atmosferinin saatte 1800 kilometrenin üzerinde esebilen rüzgarları var.