Examples of using "частицы" in a sentence and their turkish translations:
Bu partikülleri hatırladınız mı?
dalga ve parçacıklarla ilgili.
dünyada olmayan partiküllere rastlandı
dana sonrasında onu en küçük parçacıklara ayırarak
Eğer bu parçacıklar hızlı ilerliyorsa
Havadaki küçük parçacıklar kansere neden olabilir.
Bu partiküllerin rüzgar, yağmur, nem gibi baskılara rağmen
ve göreceksiniz ki biz ayrıca daha uzun mesafeli, daha küçüklerini üretiyoruz
Sonra bu partiküllerin boğazınıza ya da üst solunum yolunuza ulaşması gerekir
Etrafınızda virüs partiküllerine dağıtabilecek, iyi bir hava akışı var mı?