Examples of using "уладить" in a sentence and their turkish translations:
Onunla başa çıkmak zorunda kalacaksın.
Bırakın halledeyim.
Halledecek çok şeyimiz var.
Bununla başa çıkabilirim.
Biz onu düzenleyebiliriz.
Bunu çözmek için tek yol var.
- Katılacak birçok acil konular var.
- İlgilenecek birçok acil konu var.
Şimdi onu halledeyim.
Problemle kendim başa çıkmak istiyorum.
Onunla başa çıkabileceğimizi düşünüyoruz.
Tom'un bunu tamir edebileceğine eminim.
O, sorunu nasıl halledeceği hakkında kafa yoruyor.
Yönetebilirim.
İlgilenecek biraz işim var.
Bunu halledebilirim.
Tom, birkaç şeyi tasnif etmesi gerektiğini söyledi.
Bu düzenlenebilir.
Bununla başaçıkabileceğimi sanmıyorum.
Sanırım onu düzenleyebilirim.
Onu düzeltebileceğimizi umuyorum.
Sanırım Tom bununla başa çıkabilir.
Onu düzenleyebilirim.
Tom'un kendinin başa çıkamayacağı herhangi bir problemi yok.