Examples of using "удивительно" in a sentence and their turkish translations:
Oldukça şaşırtıcı.
Cidden inanılmaz.
Büyüleyici, inanılmaz bir şey.
Oldukça şaşırtıcı.
Bu sürpriz değil!
Gerçekten şaşırtıcı.
Oldukça muhteşem, oldukça muhteşem.
Bu çok şaşırtıcı.
Beni hiç şaşırtmadı.
Bu oldukça şaşırtıcı.
Onlar şaşırtıcı biçimde iyiydi.
O şaşırtıcıydı.
Kaç tane mutsuz evliliğin olması şaşırtıcıdır.
Hâlâ hayatta olmam şaşırtıcı.
Beni hatırlamana şaşırdım.
Bu kadar toy olduğuna şaşırdım.
Ama geceleri şaşırtıcı derecede vahşi bir ortam oluşur.
Seni burada bulduğuma şaşırdım.
Bu çok şaşırtıcıydı.
Bu hiç şaşırtıcı değil.
Bugün kar yağıyor ve bu inanılmaz!
Bunu bilmediğine şaşırdım.
Hapiste olmaman bir mucize.
Şaşkındık.
Teklifi kabul etmesine şaşırdım.
Şaşırtıcı biçimde, şarkı söylemede iyiydi.
Bu kadar naif olmanıza şaşırıyorum.
Onun bunu söylemesi şaşırtıcıydı.
Tom'un Mary'yi hatırlamasına şaşırıyorum.
Tom'un beni hatırlamasına şaşırdım.
Böyle bir organın bunu başarması cidden mükemmel bir şey.
O şaşırtıcı.
Tom'un bir kız arkadaşının olmamasına şaşırdım.
Tom'un bir bisikletinin olmamasına şaşırdım.
Bu makinenin hâlâ çalışmasına şaşırdım.
Hemen hemen hiç şaşırtıcı değildi.
Şaşırtıcı bir şekilde, Tom'la aynı düşüncedeyim.
Benim yöntemim şaşırtıcı derecede basit, ama son derece etkili.
Yöntemim şaşırtıcı şekilde basit, ama etkisi büyük.
Şuna bakın ama sadece tek bir istikamette böyle oluyor.
Fakat şaşırtıcı ölçüde nazik bir dil kullanarak geçinmeyi başarıyorlar.
aynı pramit'e benzer yapının görünmesi şaşkınlık yaratıyor
- O beni şaşırtmıyor.
- Beni şaşırtmadı.
Bu pek sürpriz sayılmaz, değil mi?
Çocuğun ne kadar hızlı büyüdüğünü görmek şaşırtıcıydı.
İnsan beyninin karmaşıklığı göz önüne alındığında bu hiç şaşırtıcı değil.
Vücutların ve düş görünüşün o kadar çok üzerinde duruyoruz ki
İlginç bir şekilde Çin aslında gıdasal olarak kendine yeterliydi.
O bir sürpriz değil mi?
Şaşırtıcı bir şekilde, soğuk günlerde bile yüzer.
Tom'un hayatta kalması şaşırtıcı.
Birkaç dal ve bir paraşüt ipiyle yapabilecekleriniz inanılmazdır.
Annenin altı dil konuşması ne kadar şaşırtıcı.
Bu tek kelimeyle şaşırtıcı.
Onun düğünü hakkında bir şey duymamış olman şaşırtıcı.
Beni şaşırtmadı.
Onu hatırlamana şaşırdım.
Şaşırtıcı ama gece ortaya çıkan bu görüntülere sıkça rastlanır. Tüm deniz hayvanlarının üçte biri biyolüminans yaratır.
Bizi hatırlamana şaşırdım.
Tom'un bizi hatırlamasına şaşırıyorum.
Onları hatırlamana şaşırdım.
Onu hatırlamana şaşırdım.