Examples of using "сложная" in a sentence and their turkish translations:
O zor bir sorun.
Bu zor bir durumdur.
- Bilgisayar karmaşık bir makinedir.
- Bilgisayar kompleks bir makinedir.
O, zor iş midir?
Bu anlaşılması zor bir hikaye.
- Ameliyat oldukça zordur.
- Cerrahlık oldukça zordur.
Bu zor bir iş.
Dil bilgisi çok karmaşık.
Bu kitap zor.
İşin zor kısmı burası.
- Gramer çok karmaşık bir şey.
- Dil bilgisi çok karmaşık bir şeydir.
Beyin sadece karmaşık bir makinedir.
Bu çok karışık bir durum.
Sorunu çözmek zordu.
Bu çok karmaşık bir sistem.
Bu çok zor bir durum.
Gerçekten zor bir durum.
Tom'un zor bir işi var.
Sohbet, demokrasi konseptindeki en zorlu şey
Neden aşk bu kadar zor?
O, çok zor bir problemdi.
Macarca dilbilgisinin zor olduğunu düşünüyorum.
Beynin yapısı karmaşıktır.
O, işin zor olduğunu biliyor.
Bu kitap benim için çok zor.
Latince Yunanca kadar zor değil.
Bu zor bir iş.
Bu kitap senin okuyamayacağın kadar zor.
Durum çok karmaşık.
Bu zor bir görevdir.
Bu hikaye çocuklar için çok karmaşık.
Florida gibi yerlerde karmaşık, kullanımı zor işsizlik sistemi
Bu, çok karmaşık bir hikaye haline geliyor.
Hayat çok karmaşık.
Bu kitap benim için çok zor.
Senin işin benimki kadar zor değil.
Bu, şimdiye kadar okuduğum en ağır kitap.
Bu çok zor bir iştir.
O, çok karmaşık bir makinedir.
Bu çok karmaşık bir konu.
Bu benim çözmem için çok zor bir problem.
Bu problem, ilkokul çocuklarının çözmeleri için çok zordur.
Problem senin çözemeyeceğin kadar zor değil.
Ne kadar karmaşık?