Examples of using "слепой" in a sentence and their turkish translations:
Senin oğlun kör mü?
Tom kördür.
Beni kör mü sandın?
O âmâ olarak doğdu.
O kör, sağır ve dilsiz.
- "Görüyorum" dedi kör adam.
- "Anlıyorum" dedi kör adam.
Mary kör olarak doğdu.
Kör müsün?
Ben körüm.
- Onun bir gözü görmüyor.
- Onun bir gözü kör.
Ben sağır değil körüm.
Kör olan bir komşum vardı.
Tom'un kör olduğunu biliyorum.
Ben kör değilim.
Birbirleriyle geçmişi konuşuyorlar.
Helen Keller kör ve sağırdı
Kör bir adam iskambil oynamamalı.
Ben neredeyse körüm.
Helen Keller kör, sağır ve dilsizdi.
Tom neredeyse kördü.
Ben kör doğmadım.
Tom'un kör olduğunu unutmayın.
Tom'un bir gözü kör.
Simone George: Mark'ı ilk gördüğümde görme engelliydi.
Tom'un bir gözünün kör olduğunu biliyor muydun?
- Bir gözü kördü.
- Bir gözce kördü.
Nasıl bu kadar kör olabilirsin?