Examples of using "сделаешь" in a sentence and their turkish translations:
Bunu yapar mısın?
Bunu yapacağına dair bana söz verir misin?
Hata yapmayacaksın.
Bir şey yapacak mısın?
Yapacak daha iyi bir şey yok.
Sana emredildiği gibi yapacaksın.
"Akşam yemeğinden sonra ders çalışacak mısın?" "Evet, çalışacağım."
Bana bir kağıt turna kuşu yapar mısın?
Bunu benim için yapar mısın?
Onu yapmayacaksın, değil mi?
Yapmanı söylediğim şeyi yapacaksın.
Onu yapmayacağına bana söz ver.
Yapacağın ilk şey nedir?
Onu yapacaksın.
Beni tekrar incitmeyeceksin.
Yani, bunu yapacak mısın?
Ev ödevini bitirinceye kadar bekleyeceğim.
Bana onu yapacağına söz ver.
İstesen de istemesen de bunu yapacaksın.
Bugün onu yapacak mısın?
Bunu yapacaksın, değil mi?
Eğer bunu yaparsan kendini aptal yerine koyuyor olacaksın.
Onu benim için yapacağını söyledin.
Onu yapmayacağından endişeliydim.
Bir dahaki sefere daha iyi yapacaksın.
Onu ne kadar erken yaparsan, o kadar iyi.
Ne yapacaksın? Annene söyledin mi?
Onu yaparsan Tom kızar.
Bunu yaparsan kendini alay konusu edersin.
Sanırım hayat onu yaptığın şeydir.
Bunu benim için yapar mısın?
Bana bunu yapmayacağına dair söz ver.
Geçmiş geçmişte kalmıştır. Onun hakkında yapabileceğin hiçbir şey yok.
Bunu yarın yapar mısın?
Umarım bunu yaparsın.
Onu ne zaman yapacaksın?
Farz et ki işten atıldın, ilk olarak ne yaparsın?
Onu yaparsan ne olacağını ikimiz de biliyoruz.
Benim için kahve yapar mısın?
Onu bu şekilde yaparsan, birkaç saat tasarruf edebilirsin.
- Onu ne zaman yapacaksın?
- Sen onu ne zaman yapacaksın?
yapmadığızda'da size odun diye hitap edebiliyorlar
Eğer bunu yaparsan,bu sadece aksi sonuçlar doğuracak.
Onu yapar mısın?
Umarım onu yapmazsın.
- Onu yaparsan insanlar senin aptal olduğunu düşünebilir.
- Onu yaparsan insanlar aptal olduğunu düşünebilir.
Bana onu yapacağını söyle.
Onu yaparsan ölürsün.
Bunu bazen yapacak mısın?
Bunu yapıncaya kadar gitme.
Umarım onu bugün yaparsın.
Bundan sonra, ev ödevini yapmadan önce artık TV yok.
Ne kadar çok çalışırsan çalış, onu bir günde bitiremezsin.
Böyle aptalca bir şey yaparsanız, insanlar size güler.
Neden bana soruyorsun? Bunu sen kendin yapsan daha iyi olmaz mı?
- Yumurta kırmadan omlet yapamazsın.
- Hem karnım doysun, hem pastam dursun olmaz.
Onun bir daha yaptığında kovulursun.
Hayır! Ödevini yaptıktan sonra televizyon seyredebilirsin.
Tom bunu yapacağınızı umuyor.
Onu yapacağını umuyordum.
Bunu yapacağını biliyordum.
Umarız onu yaparsınız.
Onu yapsan da yapmasan da önemli değil.
Bunu yapıp yapmadığın önemli değil.
Tom bunu yapacağını düşündü.
Bunu yapacağını düşünüyor musun?
Bunu yapacağını biliyorum.
Bana bunu yapacağına söz vermiştin.
Bu kadar aptalca bir şey yaparsan insanlar sana gülerler.
Doğru seçimi yapacağından eminim.
Bunu ne kadar çabuk yaparsan o kadar iyi olur.
- Eğer şimdi elinden gelenin en iyisini yaparsan mutluluk sana gelecektir.
- Eğer şimdi elinizden gelenin en iyisini yaparsanız, mutluluk size gelecektir.
Eğer onu yaparsan sözleşmenin ihlali için sana dava açacağım.
- Hata yapmayacaksın.
- Hatalar yapmayacaksın.
Onu yaparsan her şeyi mahvedersin.
Gerekeni yapacağını biliyorum.
Tom bana onu yapacağını söyledi.
Seni tekrar yapmaya karşı uyarıyorum, yoksa para cezasına çarptırılırsın.
En iyi olanını yapacağını biliyoruz.
Ne yapacaksın?
- Umarız bunu yapmazsınız.
- Onu yapmayacağınızı umuyoruz.
Senin bir şey yapacağını biliyordum.
Onu yapacak mısın?
- Senin onu yapmayacağını biliyordum.
- Onu yapmayacağını biliyordum.
Bunu yapmanızı beklemiyordum.
Bana bunu yapacağını söyledin.
Bunu ne zaman yapacağını bilmeliyim.
Benim için bir şey yapacağını söyledin.
Eğer onu tekrar yaparsan, geleceğim ve uyurken boğazını keseceğim.
Yapılması gerekeni yapacağını biliyorum.
Bunu tekrar yaparsan seni affetmem.
Onu yapmayacağını içtenlikle umuyorum.
Senin aptalca bir şey yapacağını biliyordum.
Bunu bir daha yapacağını düşünmedim.