Examples of using "разговаривай" in a sentence and their turkish translations:
Öyle konuşma.
- Sohbet yerine çalışın!
- Konuşmak yerine çalışın!
Benimle konuşma!
Yemek yerken konuşma.
Ders esnasında konuşma.
Ders esnasında konuşma.
Kimseyle konuşma.
Benimle aşağılayarak konuşma.
Annenle öyle konuşma!
Yabancılarla konuşma.
Tom'la konuşma.
Bizimle konuşma.
Onlarla konuşma.
Onunla konuşma.
Onunla konuşma.
Bana dokunma ve benimle konuşma.
O şekilde konuşma.
- Ağzın doluyken konuşma.
- Yemek yerken konuşma.
- Ağzında yemek varken konuşma.
- Dolu ağızla konuşma.
Şimdi onlarla konuşma.
Benimle böyle konuşma.
Babanla öyle konuşma.
Annenle o biçimde konuşma.
Onunla öyle konuşma.
Yabancılarla asla konuşma.
Onunla o biçimde konuşma!
Onunla o şekilde konuşma.
Okuma odasında konuşma.
Ağzın doluyken konuşma.
Onunla öyle konuşma.
Kimseyle konuşma!
Annenle öyle konuşma!
Tom'la öyle konuşma.
Hatta benimle konuşma.
Benimle böyle konuşma.
Bizimle öyle konuşma.
Onlarla öyle konuşma.
Hatta onlarla konuşmayın.
Hatta onunla konuşmayın.
Hatta onunla konuşmayın.
Benimle konuşma dedim.
O araba kullanırken onunla konuşma.
O araba sürerken onunla konuşma.
Konuşma. Onlar bizi duyabilir.
Masada sessiz ol.
- Böyle konuşma.
- Öyle konuşma.
Benimle öyle konuşma!
Ben çocuk değilim. Benimle çocukmuşum gibi konuşma.
Kız kardeşimle öyle konuşma.
Tom'la konuşma.
Annenle öyle konuşma!
Benimle bir çocukmuşum gibi konuşma.
Benimle bu şekilde konuşma.
- Ağzın dolu konuşma!
- Ağzın doluyken konuşma!
Tom'la konuşma.
Onunla o şekilde konuşma. O benim arkadaşım.
Bir daha benimle hiç öyle konuşma.
Benimle din hakkında konuşma.