Examples of using "прибывает" in a sentence and their turkish translations:
Su yükseliyor.
Tren Bonn'dan geliyor.
Tren, 5 numaralı platforma geliyor.
Ekspres akşam 6:30'da varır.
hiçbir anlamı olmaz.
Tren saat kaçta Osaka'ya varır?
Onun treni sabah beşte varır.
Uçuş 333 Boston'dan ne zaman geliyor?
Bu tren bu gece saat 9.00'da Şikago'ya varacak.
Tom'un mektubu onun ne zaman Boston'a geleceğini söylemiyordu.
Trenim saat altıda hareket ediyor, oraya saat onda varıyor.
Nice uçağı saat kaçta geliyor?